11 Şubat 2013 Pazartesi

How to Serisi: Cesaretin Var mı? - Vicky Dreiling




Kitap Adı: Cesaretin Var mı?
Kitabın Orijinal Adı: How to Marry a Duke
Yazar Adı: Vicky Dreiling
Seri Adı:  How to Series
Seri Sıralaması: 1/3
Türü: Historical Romance
Yayınevi: Koridor Yayıncılık
Sayfa Sayısı: 400
Çıkış Tarihi: 2013
Puanım: 10/10




Arka Kapak Yazısı:  Shelbourne Dükü Tristan’ı bekleyen zorlu bir görev vardır. Ömrünün geri kalanında tahammül edebileceği bir eş bulmak. Aşık olmayı ise ne istemekte ne de gerekli görmektedir. Baş döndürücü zenginliklerine rağmen anlayışa ve inceliğe sahip olmayan bir dizi aday arasında bunu nasıl başaracaktır peki? Londra’nın namı dilden dile dolaşan, aşırı ciddi ve terbiyeli çöpçatanını kiralayarak elbette. Ve ona hayatında gördüğü en büyüleyici kadın gibi davranmaktan da kendini alıkoyması gerekecektir. Pervasız dükü mükemmel eş adayını bulabileceği bir yarışma düzenlemesi için ikna etmek, Tessa Mansfield’in keyifle üstesinden geleceği bir iştir. Başvurduğu yöntemler skandal yaratacak ölçüde olabilir ama bu kötü şöhretli bekara eş bulma ve ona gerçek aşkı tattırma konusunda kararlıdır. Ne var ki dükün diğer kadınlara ilgi göstermeye başlamasıyla onun kalbini asıl kazanmasını istediği kişinin kendisi olduğunu fark eder. Yasak bir öpücüğün Tristanın arzularını harekete geçirmesiyle Tessa bir numaralı çöpçatan kuralını da öğrenmiş olur: Damada asla aşık olma.


Yorumum: Cesaretin Var mı, yazarın ülkemizde çıkan ilk kitabıdır. Birçok yorumda da okuduğum gibi yazar benim de favorilerim arasına girdi. Yazım tarzını çok sevdiğim Julia Quinn’in tarzına benzettim. Özellikle komik diyalogların ve duygusal kısımların bir arada olması ve yoğun bir aşk hikayesinin anlatılması bu düşüncemde etken oldu.

Shelbourne Dükü Tristan, düklüğün devamlılığı adına evlenmeye karar vermiştir. Onun için evlenmek sadece varis anlamına gelmektedir. “Aşk evliliği mi, o da ne?” modunda etrafta gezmekte ve kendisine mantığına uygun bir eş seçmeye çalışmaktadır. Ama ne yazık ki bu konuda pek başarılı olduğu söylenemez. Özellikle de gazetelerin onun sosyetenin en gözde bekarı ilan etmesinden beri yerden 29 dantel mendil, 5 oğlak derisi eldiven ve de 12 fil dişi yelpaze toplamıştır. Bu durumdan sıkılan Dük, yine gelin avına çıktığı bir baloda Bayan Tessa Mansfield ile tanışır. 


İlk karşılaşmalarını kahkahalarla okuyacağınızdan eminim -ki ben öyle okudum-. Her ikisi de birbirinden etkilenmiştir ama yok illa dile getirmeyeceklerdir! Dük, Tessa’nın bir çöpçatan olduğunu öğrenir öğrenmez bu iş için onu tutmaya karar verir. Sonuçta kendisine gelin aramakta başarısız olmuşken bu işi ustasına bırakmak en iyisidir. Yalnız son kararı Dük verecek diye bir kural vardır. Tessa, bu durumda sadece fikirlerini söyleyecek ve hiç bir şeye karışmayacaktır. Olaylar bu çerçevede ilerlerken ikilimizde birbirleriyle yakınlaşmaktadır. Her ikisi de kıskançlık krizlerini ve duydukları ilgiyi saklaya saklaya bir hal oldular! Özellikle de Dük’ün annesinin Tessa’ya bir koca bulma görevini Tristan’a vermesi sonrası erkek karakterin yaşadığı kıskançlık krizlerini okumak çok zevkliydi. Dük’ün kıskançlıklarına birkaç alıntı:

Tessa onlarla selamlaşırken, yüzbaşını öfkeyle süzdü. Onu senin gibilerden koruyacağım.
…………………………………………………………………………………………………
Mortland’ı yumruklama isteği ile Tristan’ın elleri kaşındı.
…………………………………………………………………………………………………

Tristan, “Sizin için endişeleniyorum. Ondan uzak durun.”
“Bana emir veremezsiniz.”
“Size kur yapmasına izin mi vereceksiniz?”
…………………………………………………………………………………………………

“Ona bir koca bulmalıyım.”
“Ne?” Tristan, annesi sanki yabancı bir lisanda konuşmuş gibi bakakaldı.
(…) “Tabii o saçma sapan mesleğinden vazgeçmesi gerekiyor.”
“Anne, çöpçatanlığa soyunmayacaksın.”
“Kesinlikle yüzbaşıdan daha üstlerini araştırmalıyım. O çok daha iyilerine layık. Mesela bir Marki.”
“Bu fikri hemen kafandan at.”
(…)
“Son kez söylüyorum, onun hayatına müdahale etmeyeceksin.”
“Peki. Sen ona bir koca bul o zaman.”

Aynı şekilde Tess de çoğu yerde Tristan’ı kıskandı. Gelin adaylarıyla sohbetleri sırasında genç kız çok zor anlar yaşadı. Bir yandan görevi olan damada aşık olmakla bir yandan da eski geçmişi ile zor anlar yaşayan Tess, Tristan’ın gelini olabilecek midir? Hikayenin hem duygusal bir yönü hem de mizah yönü vardır. Özellikle de Tristan’ın arkadaşı Hawk’ın olduğu diyaloglar çok daha komikti. 

Hawk demişken, serinin ikinci kitabı (How to Seduce Scoundrel) Hawk ve Tristan’ın kardeşi Julianne hakkında. Aslında daha ilk Hawk- Julianne ikilisinin olduğu bölümlerde anlamıştım aralarında bir şey olacağını. Araştırınca da ikinci kitabın onların hikayesi olduğunu gördüm. Bu duruma Tristan’ın tavrı nasıl olacak diye merak etmekteyim. Çünkü, her iki arkadaş arasında birbirlerinin kız kardeşlerine bakmayacaklarına dair bir anlaşma var. 

Üçüncü kitap (How to Ravish a Rake) ise yine ilk kitabın karakterlerinden biri olan Amy Hardwick hakkında. Erkek karakterimizin adı Will’miş, ama ben ilk kitapta okuduğumu hatırlamıyorum böyle bir karakteri. 

Kitabın konusu hakkında çok fazla yorum yapmayacağım. Karakterlerimizin tanıştıktan sonraki komik, duygusal ve aşk dolu hikayesini en iyisi siz okuyun!

Tristan, “Kafam yerinde değil.”
Hawk, “Endişelenme. Hala boynunun üstünde duruyor.”
…………………………………………………………………………………..
“Evde kalmışlar rafında güzel bir yerim var.”
“Yaşınız yirmi dörtten fazla olamaz.”
“Şu andan itibaren ömür boyu arkadaşım olmayı hak ettiniz.”
…………………………………………………………………………………..

Kitabın en çok güdüğüm kısmı;

“Size ömrümün sonuna kadar müteşekkir kalacağım.”
“Bunun karşılığında daha somut bir şey hak etmiyor muyum?”
“Annenizi engellemeye devam edersiniz, çizmelerinizi öperim.”
“Dudaklarımı öpmenizi tercih ederim.”
“Bir kurbağayı öpmeyi tercih ederim.”
“Tamam, o zaman size bir koca bulsam iyi olur.”
(…)
Tristan genç kızı öpmek için eğilince Tessa, “Ama siz bir kurbağa değilsiniz ki.”
“Bir dük bu işi görmez mi?”

Çok beğendiğim kitapların yorumunu yazarken yazımı sürekli alıntılarla süslemek istiyorum. Bu kez alıntılarım biraz fazla oldu galiba.

Herkese keyifli okumalar!!

  

6 yorum:

  1. Canım 2 gündür bana alıntılarla yaptığın tatlı işkence sonucu var olan kitabı alma isteğimi tavan yaptırdın. Kıskanç erkek karakterleri seviyorum :D Alıntılara bayıldım, hele Tristan'ın yerden topladıkları kısmında çok güldüm :D Yorum süper :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. :D :D Artık yakınımdakilere alıntı işkencesi yapmaya karar verdim, bu daha ilkti yani :D Aslında daha çok alıntım vardı da yazamadım işte :))) Canım hani sana dedim ya son alıntım ama yorumuma yazacağım diye en sondaki kurbağalı olandı :D

      Tam senin zevkine uygun bir kitap, beğeneceğinden %100 eminim :))

      Yerden toplanan kısım bir de ilk sayfadaydı canım daha en baştan kitap seni içine çekiyor yani :D

      Sil
    2. Bu işkenceye daha fazla dayanamammmm :) Kurbağalı olan da bombaymış... Ben de beğeneceğime emin oldum, zaten sen beğendiysen ben kesin beğenirim, zevklerimiz aynı ikizcan :D

      Sil
    3. Hihihi :D kesinlikle ikizcan KALP

      Sil
  2. 2. kitabı türkçeye çevrildimi ?

    YanıtlaSil

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...