29 Mart 2015 Pazar

The Hundred #2: The 100, 21. Gün - Kass Morgan



Kitap Adı: The 100 - 21. Gün
Kitabın Orijinal Adı: Day 21
Yazar Adı: Kass Morgan
Seri Adı: The Hundred
Seri Sıralaması: 2/3
Türü: Fantastik, Distopya, Genç-Yetişkin
Yayınevi: Go Kitap
Sayfa Sayısı: 312
Basım Tarihi: 2015
Puanım: 4/5


Arka Kapak Yazısı: Dünya'da Yalnız Olduklarını Sanıyorlardı Yanılmışlardı.

Yüz grubunun Dünya'ya ayak basmasının üzerinden 21 gün geçmiştir. İçlerinden birinin uğradığı ölümcül saldırının ardından Dünya'da yalnız olmadıklarını anlayan grup üyeleri yaşadıkları şoku atlatamadan birer birer hastalanmaya başlarlar. Belirtiler radyasyon zehirlenmesini işaret etmektedir. Aynı gün ele geçirecekleri Dünyalı kızın onlara söyleyeceği çok şey vardır. Onların, Dünya'ya ayak basan ilk Koloniciler olmadığı gibi…

Wells, grubun güvenliğini sağlamak için canla başla çalışırken Clarke diğer Kolonicileri bulmak için kamptan ayrılacak, Bellamy ise ne pahasına olursa olsun kız kardeşini bulacaktır. Gemide kalan GLASS ise hayatının aşkı ile kendi hayatı arasında bir seçim yapmak zorundadır.

New York Times çoksatarı THE 100 kitabının devamı olan 21. Gün'de sırlar bir bir açığa çıkarken inançlar sınanıyor ve ilişkiler sınavdan geçiriliyor.

Yorumum: The 100 kitabı son hız devam ediyor. Grubumuz Dünya’ya ineli 21 gün oldu artık. Karmaşa ve açlık sürse de birbirlerine alışmaya başlayan gençler arasında ara ara kavgalar olmaktadır.

“Dünya’da nasıl insan olabilirdi? Bu imkansızdı. Felaketten hiç kimse sağ çıkamamıştı. Bu kesindi. Tıpkı suyun 0 derece donması ya da gezegenlerin Güneş’in etrafında dönmesi gibi…”


Wells, Clarke ve Bellamy’nin görüşlerinden Dünya anlatılırken, Glass’inkinden de uzay gemisini okuyoruz. Aslında her iki tarafı karşılaştırırsam uzay gemisinde kaos çok daha fazlaydı. Çünkü artık gemi miladını doldurmaya başlamıştı ve Şansölye hala uyanamamıştı. 

“Dünya’ya birer canlı kobay olarak gönderilmişlerdi. Gezegene, üç yüz yıl sonra ayak basan ilk insanlar onlardı.
Yanılmışlardı.
Bazıları buradan hiç ayrılmamışlardı.”

25 Mart 2015 Çarşamba

The Hundred #1: The 100 - Kass Morgan



Kitap Adı: The 100
Kitabın Orijinal Adı: The 100
Yazar Adı: Kass Morgan
Seri Adı: The Hundred
Seri Sıralaması: 1/3
Türü: Fantastik, Distopya, Genç-Yetişkin
Yayınevi: Go Kitap
Sayfa Sayısı: 300
Basım Tarihi: 2014
Puanım: 5/5



Arka Kapak Yazısı: Onlar Yalancı, Onlar Hırsız, Onlar Asi, Onlar Kahraman Onlar İnsanlığın Kaderini Belirleyecek 100 Genç...

Yaşanan nükleer felaket dünyanın sonunu getirmiş, bu büyük felaketten sağ kurtulan insanlar 300 yıl boyunca Dünya'nın yörüngesindeki bir uzay gemisinde varlıklarını sürdürmüştür. Tükenmeye yüz tutan kaynaklarla koloniyi ayakta tutmaya çalışan yöneticiler, nüfusu kontrol altında tutmak için en sert tedbirleri almakta, hafif suçlar için bile idam cezası uygulanmaktadır. Öyle ki çocuk suçlular on sekiz yaşına geldiklerinde idam edilmektedir. Ama ölümlerini bekleyen bu gençlerin artık çok önemli bir görevi vardır. Gözden çıkarılmış genç suçlulardan oluşan 100 kişilik bir ekip, geçen zaman içinde yerleşime hazır hale gelip gelmediğini test etmek için Dünya'ya gönderilecektir. Koloninin geleceği, onların elindedir.

100 ekibi farklılıklarını, geçmiş hesaplaşmalarını bir kenara bırakıp birleşmeli ve bilinmezlerle dolu Dünya'da hayatta kalmaya çalışmalıdır. Ama ihanetler, sırlar, henüz bitmemiş ve yeni başlayan aşklar gün yüzüne çıktıkça bir arada kalmaları gittikçe zorlaşacaktır.

Yorumum: Bir çırpıda okunup bitecek bir kitap The 100. Dizisi olan kitaplardan. İlk önce kitabı okuyup, sonra diziyi izlemeye karar vermiştim ama romandan diziye geçmekten vazgeçtim. Çünkü kitabı o kadar çok beğendim ki dizide bir değişiklik olur, oyuncuları beğenmem diye aynen aklımdaki gibi kalsın istiyorum. Uyumsuz’un filmindeki hayal kırıklığımdan sonra çok fazla kitaptan film/dizi olayına geçmeye sıcak bakmıyorum.


Dünya’da yaşanan bir nükleer olay sonucunda insanlar yeryüzünden ayrılmış ve bir uzay gemisinde yaşamaya başlamışlardır. Hapse atılmış 100 çocuk bir araçla Dünya’ya gönderilecektir. Burada yaşam var mı ya da insanlar yeryüzünden ayrıldığından beri neler olmuş onları araştıracaklardır.

“Bellamy, gözlerini açtı. Saçmalıyordu, bunun farkındaydı. Yağmur sadece suydu ve yeni başlangıç diye bir şey yoktu. Sırların özelliği buydu; onları sonsuza dek taşımak zorundaydınız, bedeli ne olursa olsun.”

21 Mart 2015 Cumartesi

Kapan - Simon Beckett



Kitap Adı: Kapan
Kitabın Orijinal Adı: Stone Bruises
Yazar Adı: Simon Beckett
Türü: Gerilim
Yayınevi: İthaki Yayınları
Sayfa Sayısı: 344
Basım Tarihi: 2015
Puanım: 2,5/5



Arka Kapak Yazısı: Asil Dehşet Evdedir.

Dört kitaptan oluşan David Hunter serisinin ardından Simon Beckett, yeni kitabı Kapan'la yeniden, geçmişi arkasında bırakmaya çalışan bir adamın hikâyesini anlatıyor. Polisten kaçarken kendisini Fransa'da bulan Sean bir kapana basar ve o andan itibaren, gizem dolu bir dünyanın kapıları ardına kadar açılır.

Bir yandan geçmişin sancılarıyla uğraşırken, diğer yandan kuralları sahibinin koyduğu bir çiftlikte, yeni maceralara bulaşmak istemediği halde kendisini ölümcül sırların ortasında bulur. Ortadan kaybolan kişiler, çarpık ilişkiler… Simon Beckett Kapan'la birlikte okuyucularına tekinsiz, gerilim dozu yüksek, etkisinden kolayca çıkılamayacak bir deneyim sunuyor.
(Tanıtım Bülteninden)

Yorumum: Kapan çok büyük hayallerle okumaya başladığım, okudukça arka kapağın içeriği yansıtmadığını anladığım bir kitap oldu benim için. Aslında bir yerde sipariş vermeden önce araştırmadığım için kendime kızdığımda oldu.

Bir süre önce İlknokta'da Yabancı Yayınları'nın kitapları kampanyada ve 9,90 Tl idi. Ben de istediklerimi aldım ama kargo ücreti ödememek için birkaç tane daha kitap almaya karar verdim. Kapan kitabı da o zaman ön siparişe çıkmıştı. Arka kapağı okuduğumda kitaba bayıldım ve türünün fantastik olduğunu düşündüm. İşte adam kapana basacak ve bir anda boyut değiştirecek gibi. Çok fantastik kitap okumanın sonuçları bu olsa gerek -_- Sonrasında da ne Goodreads a girdim ne de kitabı araştırdım. Yalnız kitabın türü hakkında yalnız ben değil canım One Better Day de fantastik diye düşünmüştü. Hatta üzerinde bayağı da konuşmuştuk nasıl olabilir kurgu diye. 
v

6 Mart 2015 Cuma

Göremediğimiz Tüm Işıklar - Anthony Doerr



Kitap Adı: Göremediğimiz Tüm Işıklar
Kitabın Orijinal Adı: All the Light We Cannot See
Yazar Adı: Anthony Doerr
Türü: Tarihi Kurgu
Yayınevi: Koridor Yayıncılık
Sayfa Sayısı: 576
Basım Tarihi: 2015
Puanım: 3,5/5



Arka Kapak Yazısı:
  New York Times - Yılın en iyi on kitabından biri
  Goodreads ve Wall Street Journal - Okuyucu tercihleriyle yılın en iyi tarihi romanı
  Amazon - Yılın en iyi üç kitabından biri
  Apple - Yılın kitabı
  The Guardian -Yılın en iyi kitaplarından biri
  Kirkus - Yılın en iyi romanı
  Library Reads, Hudson Bookseller, Kobo, Bookpage,
  Washington Post, audible.com ve Indigo - Yılın en iyi kitabı
  National Book Award finalisti

Marie-Laure, bir müzede kilit ustası olan babasıyla birlikte Paris'te yaşamaktadır. Gözleri gün geçtikçe daha az görmeye başlayan Marie-Laure, altı yaşına geldiğinde kör olur. Babası ona yaşadıkları mahallenin mükemmel bir minyatürünü yapar, böylece her yeri parmaklarıyla ezberler ve artık dışarı çıktığında evinin yolunu bulabilecektir. Fakat bir sabah savaşın kara bulutları şehrin üzerine çökünce, yanlarında müzeye ait içi sırlarla dolu bir taş ile, Saint-Malo'da deniz kenarında bir evde yaşayan, yirmi yıldır dışarı adım atmamış olan amcalarının yanına gitmek zorunda kalırlar.

Almanya'da bir maden kasabasında kız kardeşi ile birlikte bir yetimhanede büyüyen Werner'in önündeki tek seçenek, on beş yaşına geldiğinde babasının öldüğü madende çalışmaktır. Işık kadar beyaz saçları ve sonsuz merak içinde yüzen zihni ile Werner özel bir çocuktur. Bir gün şans eseri eski bir radyo bulup onu çalışır hale getirince ve karşılaştığı her elektronik aleti dakikalar içinde tamir edince, bir subay tarafından keşfedilir ve sonradan bir katil ordusu olduğunu öğreneceği özel bir okula gitme fırsatı elde eder. Orada dâhi olmasının bedelini ödeyip, hayatın acı taraflarına tanıklık ederken, kendisini Marie-Laure ile kaderlerinin kesişeceği Saint-Malo'da bulur.

Göremediğimiz Tüm Işıklar, okuyanların birbirlerine tavsiyesiyle kısa sürede bir milyondan fazla sattı, yılın en çok konuşulan kitabı oldu.

Yorumum: Karşımızda 15 ödül almış bir kitap var. Savaş zamanında geçen, iki düşman ülkenin insanının hikayesi.

Marie-Laure, altı yaşında kör olmuş bir kızdır. Babası tüm şehrin minyatürünü yapar ve kıza ezberletir. Bir şey olduğunda tek başına idare etmeyi öğrenmek zorundadır. Savaş çıktığı zaman evlerini terk etmek zorunda kalan baba-kız, evinden yirmi yıldır çıkmayan amcalarına giderler. 

“Şimdi ne yapıyoruz baba?”
“Bir tren gelsin diye umutla bekliyoruz.”
“Başkaları ne yapıyor?”
“Onlar da umutla bekliyor.”

Savaş bir yandan devam ederken, diğer yandan da Marie-Laure ve ailesi hayatta kalmaya çalışmaktadır.

5 Mart 2015 Perşembe

Göremediğimiz Tüm Işıklar Kitabının Aldığı Ödüller



 
44. blog turumuzun konuğu Göremediğimiz Tüm Işıklar 2014 yılında tam tamına 15 ödül almış bir kitap.

Göremediğimiz Tüm Işıklar Ödülleri

1.      Library Reads Yılın En İyi Kitabı


2.      Goodreads Choice Awards 2014 Yılın En İyi Tarihi Romanı 


3.      The Washington Post Yılın En İyi Kitabı


4.      Amazon Yılın En İyi İlk Üç Kitabından Biri


5.      The NewYork Times Yılın En İyi On Kitabından Biri


6.      Apple Inc. Yılın En İyi Kitabı


7.      Hudson Booksellers Yılın En İyi Kitabı

4 Mart 2015 Çarşamba

OKK 44. Blog Tur: Göremediğimiz Tüm Işıklar - Anthony Doerr, Duyuru - Takvim - Çekiliş



 
Herkese merhaba!
OKK’nın 44. blog turunun konuğu Koridor Yayınları’ndan çıkan Anthony Doerr’in yazmış olduğu Göremediğimiz Tüm Işıklar romanı!

Kitabımızı Tanıyalım
Marie-Laure, bir müzede kilit ustası olan babasıyla birlikte Paris'te yaşamaktadır. Gözleri gün geçtikçe daha az görmeye başlayan Marie-Laure, altı yaşına geldiğinde kör olur. Babası ona yaşadıkları mahallenin mükemmel bir minyatürünü yapar, böylece her yeri parmaklarıyla ezberler ve artık dışarı çıktığında evinin yolunu bulabilecektir. Fakat bir sabah savaşın kara bulutları şehrin üzerine çökünce, yanlarında müzeye ait içi sırlarla dolu bir taş ile, Saint-Malo'da deniz kenarında bir evde yaşayan, yirmi yıldır dışarı adım atmamış olan amcalarının yanına gitmek zorunda kalırlar.

Almanya'da bir maden kasabasında kız kardeşi ile birlikte bir yetimhanede büyüyen Werner'in önündeki tek seçenek, on beş yaşına geldiğinde babasının öldüğü madende çalışmaktır. Işık kadar beyaz saçları ve sonsuz merak içinde yüzen zihni ile Werner özel bir çocuktur. Bir gün şans eseri eski bir radyo bulup onu çalışır hale getirince ve karşılaştığı her elektronik aleti dakikalar içinde tamir edince, bir subay tarafından keşfedilir ve sonradan bir katil ordusu olduğunu öğreneceği özel bir okula gitme fırsatı elde eder. Orada dâhi olmasının bedelini ödeyip, hayatın acı taraflarına tanıklık ederken, kendisini Marie-Laure ile kaderlerinin kesişeceği Saint-Malo'da bulur.

Göremediğimiz Tüm Işıklar, okuyanların birbirlerine tavsiyesiyle kısa sürede bir milyondan fazla sattı, yılın en çok konuşulan kitabı oldu.

Tur Takvimimiz
04.03.2015
Duyuru – Takvim – Çekiliş
Çekiliş için tık tık!!

05.03.2015
Pudra Tozu - Gün Işığım Sönerse - Yeni Hayat
Kitap Tutkusu – Göremediğimiz Tüm Işıklar Kitabının Aldığı Ödüller
Kütüphanemden Kitap Manzaraları - Önokuma
Fighting!! – Yirmi Bin Fersah

06.03.2015
Yorumlar
Pudra Tozu
Kitap Tutkusu 
Kütüphanemden Kitap Manzaraları
Fighting!! 

Katkılarından dolayı Koridor Yayınları’na teşekkür ederiz.
Not 1: Blogumda yorumladığım tüm kitapların listesine buradan ulaşabilirsiniz.
Not 2: Bu yazıyı “kitaptutkum.blogspot.com” dışında herhangi bir blog/forum/internet sitesinde okuyorsanız, şahsımın bilgisi dışında ÇALINMIŞ DEMEKTİR!!
  

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...