30 Kasım 2015 Pazartesi

Sana Söyleyemediğim Her Şey - Celeste Ng



Kitap Adı: Sana Söyleyemediğim Her Şey
Kitabın Orijinal Adı: Everything I Never Told You
Yazar Adı: Celeste Ng
Türü: Kurgu, Gizem
Yayınevi: Martı Yayınları
Sayfa Sayısı: 336
Basım Tarihi: 2015
Puanım: 4,5/5


Arka Kapak Yazısı: Lydia öldü. Ama henüz kimse bilmiyor... Böyle başlıyor bu hikâye. Lydia'nın kahvaltıya inmediği o mayıs sabahında. Lee ailesi; pişmanlıkları ve kırgınlıkları, ihanetleri ve güvensizlikleri, söyledikleri ve söylemedikleriyle mutfak masasında beklerken. Sonrası, adına mutluluk dediğimiz denge oyunu ve bizi bir arada tutan sırlar üzerine başka bir hikâye...

Yayınlandığı günden bu yana, okurların ve eleştirmenlerin övgüyle karşıladığı Sana Söyleyemediğim Her Şey, her sayfası küçük sürprizlerle dolu, etkileyici, özel bir roman.

Hayranlık uyandıran bu kitapla ilgili tek endişem, bundan sonra okurun beklentisinin çok daha fazla yükselmesi. Derin, dokunaklı ve hassas bir metin.
-Chris Schluep-

Başarılı bir ilk roman, aynı zamanda yürek burkan bir hikâye... Celeste Ng, hünerli bir şekilde ipleri elinde tutmayı başarıyor. Çokkuşaklı bu roman, bir ailenin bütün sırlarına ışık tutan son derece ilgi çekici ve ustaca bir eser.
-Los Angeles Times-

Sürükleyici bir gizem ve farklı ırklardan gelen bir aile üzerine etkileyici bir inceleme. Tartışma yaratacak bir ilk roman. -Entertainment Weekly-

Zekice yazılmış, duygusal bir ilk roman. Ng, asimilasyon temasını duygusallıkla ve gitgide artan bir gerilimle, birbirinin içine geçmiş bir masal gibi işlemeyi başarmış.
-O Magazine

Eğer bu romanı okumadıysanız, şimdiye dek iyi bir Amerikan kurgusuyla karşılaşmadınız demektir.
-The New York Times Book Review-


Yorumum: Amazon’da yılın en iyi kitabı seçilen ve Martı Yayınları’ndan çıkan Sana Söyleyemediğim her şey düşündüğümden de güzel bir kitaptı. Şöyle bir başlayayım, arada diğer kitaplarla beraber okurum diyordum ki kitabı elimden bırakamadım. Okudum da okudum… 


Lydia öldü. Ama nasıl? Kaçtı mı, kaçırıldı mı? İntihar mı, cinayet mi? Kimse Lydia’ya ne olduğunu bilmiyor. Ailesi onu aramakta. Ancak kimsenin aklına gelmeyen bir şey var. Kızlarının onlara anlattığı her şeyin doğru olup olmadığı. 

26 Kasım 2015 Perşembe

Red Quenn: Kızıl Kraliçe - Victoria Aveyard



Kitap Adı: Kızıl Kraliçe
Kitabın Orijinal Adı: Red Queen
Yazar Adı: Victoria Aveyard
Seri Adı: Red Quenn
Seri Sıralaması: 1/4+ 2 novella
Türü: Genç-Yetişkin, Fantastik, Distopya
Yayınevi: Pegasus Yayınları
Sayfa Sayısı: 392
Basım Tarihi: 2015
Puanım: 2/5

 

Arka Kapak Yazısı: İnsanların Kana Göre Sınıflara Ayrıldığı, Bir Düzen… Büyülü, Tanrısal Yetenekleriyle Diğerlerine Hükmeden Gümüşler, Onların Gölgesinde Hayatta Kalmaya Çalışan, Sıradan Kızıllar… İktidar Tehlikeli Bir Oyundur. Peki, Kazanmak İçin Ne Kadar Kan Kaybetmek Gerekir? Kanla Bölünmüş Bir Dünyada, Kazananı Belirsiz Bir Varoluş Mücadelesi…

Mare Barrow'un dünyasında kanın rengi, varoluşun biçimini belirlemektedir. Doğaüstü yeteneklerle donatılmış Gümüşler, köle gibi çalıştırdıkları ve savaşta ölüme gönderdikleri Kızıllara hükmetmektedir.

Yoksul bir Kızıl kasabasında yaşayan on yedi yaşındaki Mare, talihsiz olaylar sonucu bir Gümüş sarayında çalışmaya başlar. Ancak Kızılların başkaldırı hareketini örgütleyen Kırmızı Muhafızlar'ın davasını ateşleyecek kıvılcımın kendi parmaklarının ucunda ol-duğunu fark edince bambaşka bir oyunun ortasında kalır. Yalanlar üzerine kurulu bir düzende Kızılların Gümüşlere, bir prensin diğer prense ve Mare'nin kendi kalbine karşı mücadele ettiği bu tehlikeli oyunda tek mutlak gerçek, ihanettir.

Yorumum: Tüyap Kitap Fuarı'ndan aldığım kitaplardan okuduğum ikinci kitap Kızıl Kraliçe. Kitap ne yazık ki beklediğim gibi çıkmadı. Duyurulduğu günden beri çıkması için gün sayıyordum ve fuarda pahalı olmasına rağmen beklediğim için aldım. Ama kitap bir on gün elimde süründü. 

“Ama bu bir masal, hatta rüya bile değildi. Bu bir kabus. Hayatım boyunca kilit altına alınacak ve başka biri olmaya zorlanacaktım. Onlardan biri olacağım. Bir kukla. İnsanları mutlu, sessiz ve ayaklar altında tutmaya yarayan bir gösteri.”

 

Distopya türünü severim ve konusunu beğendiğim kitapları da okurum. Kızıl Kraliçe de onlardan biriydi. Okumaya başladığım zaman yazarın yarattığı Kızıl ve Gümüş dünyalarını ve ayrımları çok hoşuma gitti. Hatta ilk 80 sayfa için çok güzel gidiyor diye de düşünmüştüm. Ancak ilerledikçe kitabın aşk kısmında, Mare’in gel gitlerinden tutun da kararsız kalmalarına kadar hiçbir şeyi sevmedim.

“Ben, Gümüş denizinin ortasında kalmış bir Kızıl kızdım ve kimse için üzülme lüksüm yoktu. Özellikle de bir yılanın oğlu için.”

22 Kasım 2015 Pazar

Anna and the French Kiss #2: Lola ve Komşu Çocuk - Stephanie Perkins



Kitap Adı: Lola ve Komşu Çocuk
Kitabın Orijinal Adı: Lola and the Boy Next Door
Yazar Adı: Stephanie Perkins
Seri Adı: Anna and the French Kiss
Seri Sıralaması: 2/3
Türü: Genç-Yetişkin, Aşk
Yayınevi: Yabancı Yayınları
Sayfa Sayısı: 336
Basım Tarihi: 2015
Puanım: 4/5


Arka Kapak Yazısı: Lola ve Komşu Çocuk, hem tatlı bir aşk hem gerçekçi bir dostluk hem de John Green ve Rainbow Rowell sevenlerin zevkle kucak açacağı bir kendini bulma hikâyesi.

Geçmişinde kalan çocuk, gelecekteki aşkı olabilir mi? Henüz kendini geliştirme aşamasındaki tasarımcı Lola Nolan modaya inanmıyordu... O, kostümlere inanıyordu. Kıyafet ne kadar parıltılı, eğlenceli ve farklı, yani etkileyiciyse o kadar iyiydi. Ve Lola'nın hayatı, özellikle de seksi rockçı erkek arkadaşı varken mükemmele gayet yakındı. Ta ki Bell ikizleri olarak da bilinen Calliope ve Cricket mahalleye tekrar taşınıp Lola'nın derinlere gömdüğünü düşündüğü acı verici geçmişini günyüzüne çıkarana kadar.

Yorumum: Lola ve Komşu Çocuk, bu senenin dikkatimi çeken kitaplarından biri. Özellikle kapağı ve cilt tasarımı okuyucunun beyninde “beni al, beni al,” diye neon ışıklarla yanıp sönmesine neden oluyor. 

Lola, normal olmayan bir aileye sahiptir. Kendisi de normal değildir zaten. Uçuk, kaçık kıyafetler giyer, renklere özellikle de fuşya tarzında olanlara bayılır. Ailesinin istemediği bir erkek arkadaşı vardır. Seksi bir rockçı olan Max ile ilişkisi çok güzel gitmektedir. Çünkü Max, onu olduğu gibi kabul etmektedir. 



“Hala ayla konuşuyor musun?” Sorusu küçümseyici değil, merak doluydu.
“Çok aptalca değil mi?”
“Hiç de değil.”

18 Kasım 2015 Çarşamba

Her Şeyin Başlangıcı - Robyn Schneider



Kitap Adı: Her Şeyin Başlangıcı
Kitabın Orijinal Adı: The Beginning of Everything
Yazar Adı: Robyn Schneider
Türü: Genç-Yetişkin, Romans
Yayınevi: Pegasus Yayınları
Sayfa Sayısı: 320
Basım Tarihi: 2015
Puanım: 2/5

 

Arka Kapak Yazısı: Ezra Faulkner mezuniyet balosunun kralı olacaktı; tabii kız arkadaşı onu aldatmasa, bir araba kazasında bacağı parçalanmasa ve yeni gelen kız Cassidy Thorpe'a âşık olmasaydı…

Altın çocuk Ezra Faulkner hayatta herkesi bekleyen bir trajedi olduğuna inanmaktadır; sonrasında gerçekten önemli şeylerin yaşanacağı bir olay. Onun kişisel trajedisi ise hayatında her şeyi kaybedebileceği bir an gelene dek beklemiştir: Mükemmel bir gecede, sorumsuz bir sürücü Ezra'nın dizini, spor kariyerini ve sosyal hayatını paramparça eder.

Artık balo kralı olma ihtimali kalmayan Ezra kendini uyumsuz öğrencilerin masasında bulur ve okula yeni gelen Cassidy Thorpe'la tanışır. Benzersiz bir kız olan Cassidy, rahat tavırları ve zehir gibi zekâsıyla Ezra'yı sonu gelmeyen maceralarında yanında sürüklemeye kararlıdır. Ezra yeni araştırmalara, yeni arkadaşlıklara ve yeni bir aşka yelken açarken bazı insanların yanlış anlaşılabileceğini keşfedecektir.

Peki, kişinin bireysel trajedisi gerçekleşmiş ve ardından yaşanan her şey az çok önem kazanmışken, yepyeni şanssızlıklarla nasıl başa çıkılır?

Yorumum: Pegasus Yayınları’ndan çıkan Her Şeyin Başlangıcı, hem konusu hem de kapağı ile dikkatimi çeken bir kitap oldu. Siparişim geldiğinde hemen okudum ama ne yazık ki kitabı beğenmedim. 

Kitabın konusunu Yabancı Yayınları’ndan çıkan ve okuduğumda çok beğendiğim Tersyüz’e çok benzettim. Ancak yazar anlatımından ve kurgunun ilerleyişinden dolayı umduğumu bulamadım. 

Herkesin söylediği gibi her şey zamanla gerçekten düzeliyorsa, mutluluk grafikte gösterilebilen bir şey olmalı.
Pozitif bir eğimin pozitif tavrı temsil ettiği X ve Y eksenleri çizip birkaç nokta koyarsınız ve iş biter.

Ezra okulun popüler çocuğu. Takımın kaptanı, dersleri iyi ve güzel bir sevgilisi var. Balonun Kral’ı olması bekleniyor. Ancak araba kazası geçirip sakat kaldığında her şeyini kaybeder. Artık kaptan değildir. Kız arkadaşı tarafından terk edilmiştir. Hatta en yakın arkadaşları bile onu aramaz.

Artık bir kral değildim ve sürgünü kabul etmem gerekiyordu.
Bu nedenle itibarımın son çipleriyle kumar oynamak yerine bahçeye çıkmaktan tamamen vazgeçip kulaklıklarımı takarak okul bahçesi yakınındaki gölgelik merdivenlere kaçtım,
neden bu kadar kötü olacağını bilemediğimi merak ediyordum.

15 Kasım 2015 Pazar

34. İstanbul Tüyap Kitap Fuarı Alışverişim



Herkese merhaba!!

34. Tüyap Kitap Fuarı’na eşim, blog ikizim Kütüphanemden Kitap Manzaraları ve Pudra’mla beraber gittik. Genel olarak baktığımda ya indirim çok fazlaydı (5-10 liraya bir kitap) ya da hiç indirim yoktu. Özellikle de bazı yayınevleri sağ olsunlar internetten daha pahalıydı fiyatları. Bu nedenle bir sipariş verdim ve yakın zamanda gelir diye düşünüyorum.


Gelelim neler aldığıma *_* Bu kadar çok kitap almayı inanın ben de düşünmüyordum ama alışveriş yaptığım yayınevleri güzel indirim yapmışken kaçırmak istemedim. Açıkçası aldığım kitapların hepsi de okumak istediklerimdi. Fazladan ya da ucuz diye aldığım kitap olmadı diyebilirim.

Nemesis Kitap 

Nemesis Kitap her fuarda olduğu gibi yine bu senede okuyucunun yüzünü güldüren yayınevlerinden biri. Kitaplarının çoğu 10 Tl idi. Fotosunu çekmeden kitapları yerleştirdiğim için bir daha çekmedim. Yukarıdakinde de görünüyor *_*

En Güzel Rüya – Sarah Maclean: Bir seriye veda kitabı. Yakın zamanda okumayı planladıklarımdan.
Aşk Mevsimi – Sarah Maclean: Yeni bir seriye başlangı. *_* Yazarı pek bir severim.
Kuralsız Oyun – Jaci Burton
Sen, Ben ve Bir Hafta Sonu – Barbara Wallace
Teslimiyet – Nina Croft
Bahse Var mısın? – Victoria Michaels
Kalp Yolunu Seçer – Jennifer Probst
Sen Benimsin – Tessa Bailey
Aşk Şans İşidir – Jill Shalvis
Bir Hayalin Peşinde – Jill Shalvis

Yabancı Yayınları


Genel indirim %25’di ama çok kitap aldığınızda indirim yapıyorlardı. Yalnız ayraç ya da rozet vermediler -_- Ada’nın rozetlerinden istemeyi unutmuşum. Hadi ben unuttum o kadar kitap aldım eyy Yabancı Yayınları bari sen poşete atsaydın ya! 

Ada – Lynne Matson: Konusundan dolayı merak ettiğim bir kitap.
Başmeleğin Öpücüğü – Nalini Singh: Tüm bu alışveriş bu kitap için yapıldı. Okudum yorumladım bile, tık tık!!
Devrimin Kızı – Amy Engel: Kurucunun Kızı’nı çok sevmemiştim ama son 50 sayfası için seriye devam ediyorum. Merak, merak :p
Aşkın Şarkısı – Kylie Scott
Sonsuza Kadar Benim – Heid McLauglin
Ruhumdaki Canavar – J. M. Darhower

Epsilon Yayınevi


Genel indirim %20-25 civarındaydı ve 3 kitap 15 lira kampanyası vardı. Ben de 3 kitap 15 lira olanlardan aldım.
Serserinin Öpücüğü – Anna Campbell: Blog ikizim sahaftan buldu *_* Tertemiz olunca hiç düşünmeden aldım.  5 TL idi.
Kendine Yalan Söyleme – Jane Feather
Aradığım Sensin – Stephanie Laurens
Kapıldım Sana – Katherine Ashe
Hayal Avcısı – Laura Kinsale
Şansım Olsaydı – Leigh Michaels
Aşk Yuvası – Leigh Michaels
Konularını beğendiğim historical romanslar. Yazarlara bir şans vermek istedim.

14 Kasım 2015 Cumartesi

Lonca Avcısı #2: Başmeleğin Öpücüğü - Nalini Singh



Kitap Adı: Başmeleğin Öpücüğü
Kitabın Orijinal Adı: Archangel’s Kiss
Yazar Adı: Nalini Singh
Seri Adı: Lonca Avcısı (Guild Hunter)
Seri Sıralaması: 2/8 + 4 novella
Türü: Fantastik, Paranormal, Yeni-Yetişkin
Yayınevi: Yabancı Yayınları
Sayfa Sayısı: 384
Basım Tarihi: 2015
Puanım: 4,5/5


Arka Kapak Yazısı: Lonca Avcısı serisinin bu ikinci kitabında, okurun güzelliğin ve kana susamışlığın hüküm sürdüğü ve meleklerin her şeyin hâkimi olduğu bu dünyadaki yolculuğu devam ediyor.

Vampir avcısı Elena Deveraux, bir yıllık komadan uyandığında değişmişti. Artık, kanatları gece yarısı ve şafak renklerinde olan bir melekti. Ama Elena'nın vücudu hâlâ kırılgandı ve uçabilmek için iyileşmesi gerekiyordu. Son derece çekici bir şekilde tehlikeli sevgilisi Başmelek Raphael ise geçmişten bugüne hep "benim" dediklerine karşı korumacı ve kontrolcü olmuştu. Ne var ki, Elena söz konusu olduğunda otoritesi hiçbir işe yaramıyordu…

Birbirlerini henüz anlamaya başlamışlarken Raphael, bir diğer başmelek olan Lijuan'dan bir balo davetiyesi almıştı. Bu daveti reddetmenin ölümcül sonuçları olabilirdi; bu yüzden Raphael, balonun olacağı ve onları korkunç bir kâbusun beklediği Pekin'e gitmeden önce Elena'nın uçmasını sağlamalıydı. Çünkü kadim ve merhametsiz Lijuan, ölülerin gücünü taşıyordu ve özellikle Elena için korkunç planları vardı… 

Yorumum: İlk kitabın bitmesiyle beraber resmen fuara kadar gün saydım! Fuardan aldığım kitaplar içinde en merak ettiğim, en beklediğim kitap Yabancı Yayınları’ndan çıkan Nalini Singh’in yazmış olduğu Başmeleğin Öpücüğü idi. Hatta hep eve gider gitmez okumaya başlayacağım diyordum ki öyle de yaptım. Şimdi diğer kitaplarını merakla bekliyorum.


Öncelikle Elena karakterini çok sevdiğimle başlayayım. Anita Blake’e çok benziyor bana göre. Sadece karakter değil kurguda da benzerlikler olduğunu düşünüyorum ama Lonca Avcısı serisinin kendi içerisinde ayrı bir özgünlüğü var. Melek ve vampir olaylarındaki farklılık zaten sizi seriye çeken önemli ayrıntılardan biri. 

Geçirdiği değişimden sonra herkes Elena’yı merak ediyor ama Başmelek Raphael’in onu iyice güçlenmeden önce ortalığa çıkarmayacağı da kesin. Elena artık bir melek. Ama yeni bir melek olduğu için de bebek sayılmakta ve birçok antrenmana ihtiyaç duymaktadır. 

Düşmanlar etraftayken Raphael’i zayıflatmak isteyen diğer meleklerin hedefi tabiî ki de Elena’dır. Elena’nın güçsüzlüğünden faydalanmak istenmektedir ancak yeni meleğimiz buna izin vermemeye ant içmiştir. 

Lonca Avcısı Seri Sıralaması
0,4. Angels’ Dance
0,5. Angel’s Judgment
0,6. Angels’ Pawn
1.      Meleklerin Kanı (Angels’ Blood)
2.      Başmeleğin Öpücüğü (Archangel’s Kiss)
3.     Başmeleğin Gözdesi (Archangel’s Consort)
3,5. Angel’s Wolf
4.      Archangel’s Blade
5.      Archangel’s Storm
6.      Arcangel’s Legion
7.      Archangel’s Shadows
8.      Archangel’s Enigma

Hem konunun ilerleyişi bakımından hem de macera yönünden Başmeleğin Öpücüğü, ilk kitaba göre çok daha iyiydi. Şimdi sırada üçüncü kitabı beklemek var. 

Not 1: Blogumda yorumladığım tüm kitapların listesine buradan ulaşabilirsiniz.
Not 2: Bu yazıyı “kitaptutkum.blogspot.com” dışında herhangi bir blog/forum/internet sitesinde okuyorsanız, şahsımın bilgisi dışında ÇALINMIŞ DEMEKTİR!!

Herkese bol kitaplı günler!!

4 Kasım 2015 Çarşamba

The 5th Wave #1: 5. Dalga - Rick Yancey



Kitap Adı: 5. Dalga
Kitabın Orijinal Adı: The 5th Wave
Yazar Adı: Rick Yancey
Seri Adı: The 5th Wave
Seri Sıralaması: 1/3
Türü: Fantastik, Distopya, Genç-Yetişkin
Yayınevi: Pegasus Yayınları
Sayfa Sayısı: 464
Basım Tarihi: 2014
Puanım: 3/5

  
Arka Kapak Yazısı: 1.Dalga Dünya Karanlığa Gömüldü
2.Dalga Sadece Şanslı Olanlar Kurtuldu
3.Dalga Sadece Şanssız Olanlar Sağ Kaldı
4.Dalga Tek Bir Kural Geçerliydi: Kimseye Güvenme
5.Dalga Artık Kimse Ne Olacağını Bilmiyor

Uğrunda yaşadığımız her şeyi yok ettiler. Şimdi de uğrunda öleceğimiz şeylerin peşindeler!

"Bu kitaba başlarken diğer her şeyi bir kenara bırakmaya HAZIR OLUN. Başınızı döndürecek hızı ve uğrunda savaşılanlar sizi büyüleyecek. Uzun zamandır bu kadar SÜRÜKLEYİCİ bir hikâye okumamıştım."
-Cinda Williams Chima-

"KAHRETSİN ile VAY CANINA tepkileri arasında gidip geliyorsunuz. Basitçe anlatmak gerekirse, bu kitap yıllardır okuduğum en iyi kitaplar arasında."
-Melissa Marr-

"Nefes kesici, TEMPOLU ve ÖZGÜN bir yapıt. 5. Dalga okurların elinden düşüremeyeceği EDEBÎ BİR TSUNAMİ."
-Melissa de la Cruz-

Yorumum: 5. Dalga ilk çıktığı zaman çok ilgimi çekmemişti. Ama sonra nedense bir şekilde ben bu kitabı okumalıyım dedim ve başladım. Kitap hakkında karışık düşüncelerdeyim. Hem sevdim hem sevmedim. 

Dünya artık sıfırı tüketmişti.
Ve eğer bu durum size koyuyorsa, ölmeyi bekleyen bir bedenden başka bir şey değildiniz.


Konuyu sevdim. Aslında özgün bir konusu olmayan bir kitap olmasına rağmen okurken bir şekilde sanki daha özgünmüş gibi hissettiriyor. Sevmediğim yönü ise kitabın anlatımındaki geçişler ve bazı yerlerin anlatımı. Yazarın tarzından mı kaynaklandı, yoksa çeviriden mi bilmiyorum ama sanki boşluklu bir kitap gibiydi 5. Dalga. 

Hayatta kalan son insansam –ki muhtemelen de öyleydim – mahvolmuştum. Ama eğer öyleysem, türümün sonuncusuysam, insanlık tarihinin son sayfasıysam, hikayenin böyle bitmesine hayatta izin vermeyecektim.
Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...