Kitap Adı: Beni Seç
Kitabın Orijinal Adı: The Selection
Yazar Adı: Kiera Cass
Türü: Genç- Yetişkin Fantastik, Distopya
Yayınevi: DEX Kitap
Sayfa Sayısı: 299
Çıkış Tarihi: 2013
Puanım: 3/5
Arka
Kapak Yazısı:
Bir prens nasıl tavlanır?
Illéa ülkesinde tüm genç kızlar doğdukları günden beri sınıf atlamanın peşinde. Paha biçilmez mücevherlere, göz alıcı elbiselere ancak bu şekilde sahip olabilecekler. Bunun için tek bir şansları var: SEÇİM. Kıyasıya bir mücadeleyle geçen Seçimi kazanmanıntek yolu Prens Maxonı kendine âşık etmek.
America içinse Seçim, bir kâbustan farksız. Bu yarışa girmeyi kabul ederse, kendisinden aşağı sınıftan olduğu için herkesten gizlediği aşkı Aspeni arkasında bırakmak zorunda kalacak. Öte yandan bu, ailesinin tek kurtuluş şansı.
America saraya adım atar atmaz, kendini esrarengiz bir dünyanın içinde bulacak. Saray hiç de dışarıdan göründüğü gibi olmayacak.
35 kızın katıldığı vahşi bir yarış nasıl kazanılır?
"Açlık Oyunları ile The Bachelor arasında bir yerde duran bu roman öyle eğlenceli ki. Yazar, Americanın gizli, ilk aşkının külleri sönerken America ve Prens Maxon arasında gelişen kimyayı öyle ustaca kurmuş ki, okumaya doyamıyorsunuz."
Publishers Weekly
"Kiera Cassin ilk romanı Beni Seç, reality şov ve distopik bir peri masalının mükemmel sentezi."
Kiersten White, Paranormal
Yorumum: Uzun zamandır
kitaplığımda beklettiğim bir kitaptı. Ne zaman okumaya niyetlensem sonra okurum
diye diye bu zamana kadar geldim. Aslında serinin ikinci kitabı Elit’i sipariş
etmesem daha okuyacağım da yoktu.
Bir çok blogda kitaptaki
seçim, kast sistemi ve yaşam hakkında çokça yazılar olduğundan bu kısımlara
girmeyeceğim.
Kitabı ne beğendim ne
de beğenmedim. Tamamen kararsızım bu konuda. Aynı şekilde karakterler için de
böyle düşünüyorum. Okuduğum kitaplarda konuya göre genellikle karakterlerden
birini tutarım. Anita serisinde JC ve Melez Sözleşmeleri serisinde Seth’i
tutmam gibi. Ama bu kitapta ne Aspen taraftarıyım ne de Maxon. Hatta daha
America’yı bile benimseyemedim! Karakterleri bir türlü kafamda oturtamadım. Kitap
okurken en çok sevdiğim şeylerden biri de arkadaşlarıma o an okuduğum kitap ile
ilgili mesajlar atmaktır. En çok da Blog İkizime <3 mesaj atarım! Bu konuda ya da sadece bu konu demeyeyim de tüm kitap
hakkında kendisine bol bol mesaj attım. :) Karakter meselesiyle ilgili
mesajlarımı buraya yazsam sanırım fanlar tarafından topa tutulacağım :)
Özellikle de okurken hikayeyi
sürekli başka şeylerle benzetmem kitaba tam anlamıyla odaklanamama neden oldu. Şöyle
ki; Amerika’da The Bachelor diye bir evlenme programı vardır. Bir erkek ve bir
çok kadından oluşan programda damat adayı eleme yapar, kalanlara gül falan
verir. Maxon ve kızların tanışmasını, elemeyi okudukça aklıma sürekli bu
program geldi. Bir zamanlar izlemiştim ve benzerlikler dikkatimi çekti. Bir diğer
sebep de kurgudaki dünyanın Açlık Oyunları ile benzerlikleri. Kast sistemi,
kraliyet ailesi, televizyondan haberlerin verilmesi ve haber öncesi milli marşın
çalınması gibi bir çok benzerlik vardı. Bu da sürekli aklımı meşgul etti. Kitap
okurken benim için en önemli şeylerden biri kurgunun özgün olarak ilerlemesi,
kitaba kendimi kaptırırken aklımda başka hiç bir şey olmamasıdır. Evet konu
güzel ve kendi içinde de daha önce işlenmemiş bir konu. Ama tüm bunlar okurken
kendimi distopik bir evlenme programındaymış gibi hissetmeme engel olamadı.
Biraz da alıntı:
Bu ülke böyle olduğundan;
saklanmamızı sağlayan tüm kurallar yüzünden, arkasından seslenemedim bile.
……………………………………………..
“Mutlu olmak için hiçbir zaman çok
fazla şeye ihtiyaç duymadım.”
……………………………………………..
Aramızdakiler bitmişti ve bunu
biliyordum. Fakat bir insanı neredeyse iki sene boyunca sevip, bir gecede her
şeyi tersine çeviremezsin.
……………………………………………..
Herkese bol kitaplı
günler!!
Bu seri hakkında ben de böyle yorumlar çok duydum o yüzden alıp okumayı da düşünmüyorum. Senin yorumundan sonra da bu tam oldu açıkçası :)Distopik evlenme programı :D
YanıtlaSilOnurcum bence de isabetli bir karar vermişsin. Ben ikinci kitabı sipariş vermiş bulundum. Umarım o bundan daha iyidir :))
SilTatlı Bela gibi bir dönem çok şişirildi diye almaktan caymıştım,ertelemiştim; almayı düşündüğüm ara da sen asla alma demiştin, öyle kaldı ikiz :) Bana attığın mesajlara değinseydin keşke çok keyifliydi :) Koskoca seri yazan yazar sana bir karakter yazamamış haha :D eline sağlık ikiz!!
YanıtlaSilKesinlikle katılıyorum sana ikizim. Şişirilip milleti soğutan kitaplardan! Ahahah sana attığım mesajşardan bambaşka ve çok daha keyifli bir yorum çıkardı kesinlikle!
SilYaa koskoca yazar benim seveceğim bir karakter yazamamış :p
Saol canım <3
ben iki kitabı da okumuştum. Evet ilk çıktığı dönemlerde ciddi bir popülaritesi vardı, ki bende ona istinaden almıştım. Kötü mü hayır, ama o popülariteyi karşılayacak kadar iyi miydi -hayır. Orta belki biraz üstü bir kitaptı. Ama yine de merak ediyorum, sanırım 3. kitabı da okuycam.
YanıtlaSilBen de eğer seriyi çok çok beğenmemek dışına illa tamamlıycam. Bu da benim için orta karar bir kitaptı, ama tavsiyede edemiyorum. İkinciyi sipariş vermiştim. Sanırım çok beğenmezsem de seriyi bitiririm :)))
Silben kitabı gayet beğendm ve herkese de tavsiye ederim.. bence sürükleyici ve farklı bi kitap.. kitabı bitirince bile hala karakterleri ve olacakları düşünüyorsunuz.. ben genelde fantastik kitapları severim bu kitabı da alsam mı almasam mı diye çok düşünmüştüm.. iyi ki almışım dediğim bir kitap.. bence mutlaka okumalısınız.. ben iki kitabı da okudum ve 3.cüyü heyecanla bekliyorum..
YanıtlaSil