Altered #3: Diriliş - Jennifer Rush

Kitap Adı: Diriliş

Kitabın Orijinal Adı: Reborn

Yazar Adı: Jennifer Rush

Seri Adı: Altered

Seri Sıralaması: 3/3 + 2 novella

Türü: Fantastik, Genç-Yetişkin

Yayınevi: Go Kitap

Sayfa Sayısı: 336

Basım Tarihi: 2017

Puanım: 2/5

Arka Kapak Yazısı: Görevini hatırlamıyordu. Ama kızın yüzünü asla unutmayacaktı.

Şube dağılmıştır ama Anna, Sam, Cas ve Nick yine de diken üstündedir. Organizasyondan geriye kalanlar pusuya yatmıştır, eski hayatlarına dair hatıralarıysa daha güçlü bir şekilde geri dönmektedir; özellikle de Nick'inkiler...

Bölük pörçük anılarının ve Şube dosyalarındaki ipuçlarının izini süren Nick, cevapları ve rüyalarından bir türlü çıkmayan kızı bulmak için tek başına yola koyulur. Oysa genç kızın yaşadığı sakin kasaba sırlarla doludur ve Nick sonunda, ortak geçmişlerini ortaya çıkarmanın ölümcül sonuçlar doğurabileceğini öğrenecektir...

Amnezi efsanesinin heyecan yüklü finalini ve Şube'yi bu kez Nick'in gözünden okuyun.

Şube'ye bulaşan hiç kimse masum değildi.

Ben dahil.

Anna'nın ya da Sam'in, hatta Cas'in bile işitme mesafesinde olmayacağı, yalnız geçireceğim birkaç günü gözümde canlandırdım ve içten içe, hayatımdaki en büyük hatalardan birini yapıp yapmadığımı düşünmeye başladım. O üçü, tek tanıdıklarımdı. Tanıma gereği duyduğum tek insanlar onlardı.

Yorumum: Bu aralar yeni serilere başlamaktansa elimdeki serileri bitirme çabasındayım. Diriliş de onlardan biri. Çıkar çıkmaz aldım ve hemen okuyarak seriyi bitirdim. Aslında kitabı bu kadar çabuk almamın sebebi fanı olmam değil kolay okunabilen bir kitap ve seri sonu olmasındandı.

Amnezi serisi konusu bakımından ilgimi çeken bir seriydi. İçinde sevmediğim bazı olaylar olmasına rağmen karakterlerin tavırlarından ve yazarın kurgusundan dolayı çok da üzerinde durmamıştım. Bana göre ortalamadan bir tık yukarıda olan bir seriydi.

O kızı öldürdüğümü öğrenirsem; pekala, o zaman belki sonunda kaderimi kabullenirdim. Damarlarımdaki lanetli kana sahip çıkardım.

Fakat hala hayattaysa...

Belki de her şeye rağmen günahlarımdan arınmanın bir yolu olurdu.

Blackstone Serisi #2: Senin İçin - Raine Miller

Kitap Adı: Senin İçin

Kitabın Orijinal Adı: All in

Yazar Adı: Raine Miller

Seri Adı: Blackstone Serisi

Seri Sıralaması: 2/4

Türü: Günümüz Aşk, Yetişkin

Yayınevi: Yabancı Yayınları

Sayfa Sayısı: 264

Basım Tarihi: 2015

Puanım: 4/5

Arka Kapak Yazısı: Yaklaşan tehlike. Uğruna savaşılacak bir aşk. Her şeyini ortaya koyan bir adam. Ethan Blackstone, Brynne'in güvenini kötüye kullanmış ve terk edilmişti. Fakat bunu kabullenmek gibi bir niyeti yoktu. Amerikalı kadını geri kazanmak için her şeyi yapmaya hazırdı. Aralarındaki tutku yakıcıydı, fakat birbirlerinden sakladıkları sırlar karanlık, ürkütücü ve her türlü gelecek planlarını yok edebilecek kadar güçlüydü. 

Şimdi Brynne tehlike altındaydı ve Ethan sevdiği kadının kalbini kazanabilmek için ne gerekiyorsa yapmaya hazır bir adamdı. Onu korumak için göze almayacağı şey yoktu. Onun için her şeyini ortaya koyacaktı. Peki yaptıkları Brynne'ı korku içinde yaşamaya sürükleyen geçmişinden kurtararak yeniden onun dokunuşunun sıcaklığını hissetmeye ve güvenini kazanmaya yetecek miydi?

Yorumum: Blackstone serisinin ikinci kitabını, Ethan'ın gözünden okuyoruz. Ethan'ın anlatımı çok daha iyiydi. Brynne'ı nasıl sevdiğinden tutun da yokluğunda ne kadar derbeder olduğuna kadar her şeyi onun gözünden okumak çok daha iyiydi.

Korktuğunu biliyorum ama yine de bize şans vermeni istiyorum. Senin kaderin yalnız kalmak değil. Senin kaderin benimle olmak.

Alienated #3: Savaşçı - Melissa Landers

Kitap Adı: Savaşçı

Kitabın Orijinal Adı: United

Yazar Adı: Melissa Landers

Seri Adı: Alienated

Seri Sıralaması: 3/3 + 1 novella

Türü: Fantastik, Distopya, Genç-Yetişkin

Yayınevi: Go Kitap

Sayfa Sayısı: 375

Basım Tarihi: 2016

Puanım: 3/5

Arka Kapak Yazısı: Ölümcül bir darbeyi savuşturup iki dünya arasındaki ittifakı güvence altına alan Cara ve Aelyx nihayet bir tatil yapabilecektir. Tam da hayal ettikleri gibi bir yer olan minik kolonilerinde günlerini sahilde midye toplayarak ve birbirlerinin kollarında uyuyarak geçirirler. Ama tatil kısa sürer. Dünya ve Leihr gezegenleri arasındaki anlaşma, her iki gezegeni de ortadan kaldıracak kadim bir gücü uyandırmıştır. Yıldızlararası barışın gizemli koruyucuları olan Ariboller bu ittifakı galaksiye karşı bir tehdit olarak görmektedir. Dünyalıların ve Leihrlilerin ittifakı bozup kendi gezegenlerine dönmeleri için bir ay süreleri vardır, yoksa her iki ırk da Ariboller tarafından ortadan kaldırılacaktır.

Zaman daralırken Cara ve Aelyx kolonicilerden oluşan bir ekiple Dünya'ya gider, burada eski dostlarıyla bir araya gelip Aribollerin kim olduğunu, ne istediklerini ve ittifakı neden bir tehdit olarak gördükleri çözmeye çalışacaklardır. Gittikçe artan gerilim iki gezegeni de topyekun bir savaşa doğru sürülürken Cara ve Aelyx hem kendi gelecekleri hem de dünyalarının kurtuluşu için canla başla savaşmaya hazır olmalıdır.

Yorumum: Bir serinin daha sonuna geldik. Cara ve Aelyx'in macera dolu ilişkilerini sonlandırdık. Yazarın tarzı her zamanki gibiydi. Akıcı ve merak uyandırıcı. Kitabı bir gün gibi çok kısa sürede bitirdim ancak bu kitabı diğerlerine göre daha az sevdim. Yorumumun ilerleyen kısımlarında bu konuya değineceğim.

"Nereden bildin?" diye fısıldadı.

"Neyi bildim?"

"Sana ihtiyacım olduğunu."

"Bilmiyordum," diye itiraf etti Aelyx. "Benim sana ihtiyacım olduğu için geldim."

İki gezegen arasında barış sağlanmış olup, belli kurallar çerçevesinde beraber yaşanabilecek bir yer bile inşa edilmiştir. Leihrliler Dünyalıların üreme özelliğinden, Dünyalılarda onların teknolojisinden yararlanacaklardır. Ancak bu ittifakı hiç istemeyen başka bir ırk ortaya çıkar, Ariboller.

Çok fazla kayıp vermişti.

Ama buna rağmen Cara'nın hala umudu vardı, hem kendisi hem de Syrine için. Geçmişi arkalarında bırakıp, geleceğe doğru birlikte, eskisinden daha güçlü bir biçimde ilerleyebileceklerini umut ediyordu. Koloniye katılmaları, daha parlak bir geleceğe doğru atılan bir adımdı.

Ve o gelecek, bugün başlıyordu.

Ariboller'e göre her iki gezegen ittifakı bozup, birbirleriyle görüşmeyecek ve kendi kendilerine yeteceklerdir. Aksi takdirde her iki gezegende Ariboller tarafından ortadan kaldırılacaktır.

Kız Kardeşler Serisi #1: Bana Bir Aşk Borçlusun - Susan Mallery

Kitap Adı: Bana Bir Aşk Borçlusun

Kitabın Orijinal Adı: Under Her Skin

Yazar Adı: Susan Mallery

Seri Adı: Kız Kardeşler Serisi

Seri Sıralaması: 1/4

Türü: Günümüz Aşk, Romans, Yeni-Yetişkin

Yayınevi: Pegasus Yayınları

Sayfa Sayısı: 336

Basım Tarihi: 2012

Puanım: 4/5

Arka Kapak Yazısı: Aşka bir şans vermek isteyen iki insanın romantik hikayesi...

Lexi Titan'ın en kısa zamanda para bulması gerekiyordu. Yoksa her şeyini kaybedecekti: Kendi kurduğu işini, zengin ve otoriter babasının saygısını, aile şirketi üzerine kız kardeşleriyle girdiği yarışı... Ancak iki milyon doları kısa zaman içinde bulabilmek kolay bir iş değildi.

Cruz Rodriguez zengin, başarışı ve yakışıklıydı; tek eksiği Teksas sosyetesini etkileyecek, soylu bir aile geçmişinin olmamasıydı.

Bir partide karşılaşan Lexi ve Cruz geçmişte yaşadıkları kaçamağı hemen anımsamışlardır. Geçmişten gelen yakınlıkları ve şimdiki arzuları bu ikiliyi altı aylık bir anlaşma yapmaya itti: Göstermelik nişan!

Ancak tutkular söz konusu olunca anlaşma şartlarına bağlı kalmak o kadar da kolay değildi.

Yorumum: Bu seriye uzun zamandır başlamak istiyordum ancak anlaşmalı ilişkileri okumayı ne kadar sevsem de belli bir süre bu konuyu okumak istemedim. Kitapların arka kapaklarını okuyunca üçüncü kitap olan Hüznün Gölgesinde Aşk, çok dikkatimi çekti ve bir an önce okumak istedim. Seri sıralamalarına dikkat eden biri olarak da Bana Bir Aşk Borçlusun'u okumak farz oldu :p

Susan Mallery'i çok severim. Daha önce Koridor Yayınları'ndan çıkan iki kitabını okumuştum (Işıldayan ve Zor Kadın). Çok güzel yine kız kardeş hikayelerinin anlatıldığı bir seriydi. Ve de ailemiz İtalyandı! Ama ne yazık ki yayınevi kitap türü politikasını değiştirdiği için bu seri yarım kaldı -_-  Neyse ki Pegasus Yayınları yazarın diğer kitaplarını aldı da biz kitapseverleri mutlu etti.

Şimdi karşımızda Titan kızlar var! Dıştan bakıldığında harika hayatları olan, muhteşem zenginlikte yaşayan kişilerdir, ama aslında sevgi pek görmemiş ve birbirlerinden başka kimseleri olmayan kızlardır. 

Hayat zamanlardan ibaretti. Doğru zamanda doğru ele sahip olmaktı. Yarış için doğru koşulları sağlamaktı. Her zaman hazırlıklı olmaya ve doğru zaman geldiği anda saldırmanın gerekli olduğuna inanırdı.

Tıpkı şu an gibi.

Nil #0,5: Ada Günlük - Lynne Matson

Kitap Adı: Ada - Günlük

Kitabın Orijinal Adı: Nil Remembered

Yazar Adı: Lynne Matson

Seri Adı: Nil

Seri Sıralaması: 0,5/3

Türü: Fantastik, Distopya, Genç-Yetişkin

Yayınevi: Yabancı Yayınları

Sayfa Sayısı: 240

Basım Tarihi: 2016

Puanım: 4/5

Arka Kapak Yazısı: Scott'ın Ada günlüğünü siz tamamlayın!

Adım Scott Bracken ve bu benim günlüğüm.

Dr. Andrews, iyileşmemdeki ilk adımın, bütün düşüncelerimi kağıda dökmek olduğunu söylüyor. Bu çalışmayla gerçekle yanılsama arasındaki farkı ayırt edebilecekmişim.

Bana düşüncelerimin yazıya geçmesinden sonra 'sapla samanı ayırabileceğimi' belirtiyor, sanki düşüncelerimi somut kelimelere dönüştürünce birden sihirli bir şekilde şeffaf gerçeklik ve yalan, kurmaca ve kurmaca dışı sütunlarına dönüşeceklermiş gibi.

Yanılıyor.

Çünkü hepsi gerçek.

Adım Scott Bracken ve bunların hepsi gerçek.

Yorumum: Ada serisi en sevdiğim serilerden birisidir, son kitap hariç. Novellasını da ne zamandır okumak istiyordum. Scott Bracken'in günlüğünden kitaplarda sıkça bahsediliyordu. Yabancı Yayınları'nın bu novellayı basması iyi olmuş.

Benim adım Scott Bracken ve bunların hepsi gerçek. Bunu kanıtlayabilecek yara izini hala taşıyorum.

Scott adadan döndükten sonra eskisi gibi değildir. Psikologu ona yazarsa bu dönemi daha çabuk atlatacağını söyler ve o da yazmaya başlar.

Labirentler ve adamlar, mağaralar ve bilmeceler, hepsi bir ada şişesi içine koyulmuş. Belki hepimiz içinde hapis kaldık, denizin ortasında bir yerlere sürükleniyoruz. Birisinin şişenin ağzını açmasını bekliyoruz, gizemi çözmesini, herkesi özgür bırakmasını.

Ya da belki de hepimiz gerçekten ulaşılamayacak bir yerdeyiz, zamanın içinde sadece bir an, süremizin için de bir an, aslında sadece birer toz zerreciği olduğumuz evrenin tarihinde önemsiz bir saniye. Ve sonra sadece yok olup gidiyoruz, hiç burada olmamışız gibi. Hiç orada olmamışız gibi.

Ama oradaydık.

Mim: Uyarlamaca

Herkese merhaba!

Blog ikizim beni mimlemiş. Uzun zamandır mim yapmıyordum. Pek bir güzel oldu.

1. Uyarlama dizi/film seyretmeyi sever misiniz? Ne sıklıkla uyarlama dizi/film izlersiniz?

Uyarlama dizi ya da filmleri pek sevmem. Nadir olarak izlerim.

2.  Şu zamana kadar en sevdiğiniz veya başarılı bulduğunuz uyarlama film hangisiydi? Cevabı neye göre verdiniz?

Yüzüklerin Efendisi ve Açlık Oyunları.

Yüzüklerin Efendisi: Efektleri ve karakterleri, hayal ettiğime çok yakındı.

Açlık Oyunları: Kitabın orjinal haline oldukça bağlı kalınmıştı.

Silber #2: Rüya Kapısı - Kerstin Gier

Kitap Adı: Silber 2 - Rüya Kapısı

Kitabın Orijinal Adı: Das zweite Buch der Traume

Yazar Adı: Kerstin Gier

Seri Adı: Silber

Seri Sıralaması: 2/3

Türü: Fantastik, Genç-Yetişkin

Yayınevi: Pegasus Yayınları

Sayfa Sayısı: 400

Basım Tarihi: 2016

Puanım: 3/5

Arka Kapak Yazısı: Rüya kapılarının ardındaki gizem ortaya çıkıyor...

Liv zor durumdadır çünkü Gizemli, en özel sırlarını blogunda paylaşıp durur. Ama haber kaynağı nedir? Üstelik Henry de birdenbire yalanlar söylemeye başlamıştır ve Liv bunun sebebini öğrenmek için yanıp tutuşur. Tüm bunlar yetmezmiş gibi, geceler sonsuz rüya koridorlarında kötücül bir varlık dolaşmaya ve Liv'in kardeşi Mia da birdenbire uykusunda gezmeye başlar.

Gecelerini kabuslar, gizemli karşılaşmalar ve ortaya çıkarılması gereken sırlarla geçiren Liv, gündüzlerini ise entrikacı bir büyükannenin de dahil olduğu yeni ailesiyle ilgili sorunlarını ayırır. Peki, onunla uğraşmaktan bir türlü vazgeçmeyen eski düşmanları peşine bırakacak mı?

Yorumum: Ahh Silber senden neler bekliyordum, ne buldum! Kerstin Gier, bu kez maalesef ki olmamış. Aşk Tüm Zamanların İçinden Geçer serisi ile bu seriyi hiç bir zaman karşılaştırmadım. Aynı yazar olsa da, tamamen birbirinden farklı konuların işlenmesi nedeniyle buna gerek duymadım. Ancak her iki kurguya da baktığımda Aşk Tüm Zamanların İçinden Geçer'in kurgusunu daha başarılı buldum.

Silber 2, yani Rüya Kapısı beni olayların işleyişi bakımından hayal kırıklığına uğrattı. O kadar boş olaylar ve konuşmalar vardı ki! Bana göre kitabın akıcılığına da sekte vurmuştu bu durum. 400 sayfalık kitabın sadece son 50 sayfasında olaylar vardı ama o da tüm kitaba göre çok az bir kısım.

Şanslı Liman Serisi #2: Küçük Tatlı Heyecan - Jill Shalvis

Kitap Adı: Küçük Tatlı Heyecan

Kitabın Orijinal Adı: The Sweetest Thing

Yazar Adı: Jill Shalvis

Seri Adı: Şanslı Liman Serisi

Seri Sıralaması: 2/12 + 5 novella

Türü: Günümüz Aşk, Romans, Yeni-Yetişkin

Yayınevi: Nemesis Kitap

Sayfa Sayısı: 325

Basım Tarihi: 2014

Puanım: 5/5

Arka Kapak Yazısı: Hayal kırıklığı, yeni başlangıçlar için yeşeren umutlar, eğlence, heyecan ve aşk bu kasabada sizleri bekliyor...

Tara'nın, küçük sahil kasabası Şanslı Liman'a bir daha adım atmamak için binlerce iyi nedeni vardır. Ancak annesinin ölümü ve kız kardeşleriyle ona miras kalan otel yüzünden yıllar sonra aynı yere dönmek zorunda kalır. Oteli işletmeye karar verdiklerinde, işleri yoluna koyana kadar orada kalıp, sonra arkasına bile bakmadan uzaklaşacağına dair kendine söz verir. Ancak geçmişte bıraktığını düşündüğü bir aşk ve bu aşkın gölgesinde kalmış bir sır, yeniden Tara'nın karşısına çıkar ve onu, hayatını sonsuza dek değiştirebilecek bir karar vermek zorunda bırakır.

Yorumum: Uzun zamandır beni böyle etkileyen bir kitap okumamıştım. Belki başka şartlar altında okusaydım bu şekilde düşünmezdim ama yaş ilerledikçe bizde değişiyoruz.

Tara, uzun zamandır Şanslı Liman'a gitmiyordu. Ancak annesinden kalan otel ve kız kardeşi Maddie'nin bu oteli işletmek istemesi bazı mecburiyetlere sebep olur. Genç kadın, hiç istemediği bir yerde uzun süreli kalmak zorunda kalır.

Eğer sevgiyle pişirirse her şey doğru oluyordu. Demek ki eğer sevgiyle yaşarsa... Aynı şey miydi? Belki sevgiyle, gerçek bir aşçı, gerçek bir anne, bir kardeş ve bir aşık olabilirdi.

İstediği her şey olabilirdi. İstediği her şeyi elde edebilirdi.

Ford Walker, Şanslı Liman'da kalmış, gençlik aşkı Tara'yı unutmaya çalışmıştır. Tara'nın yıllar sonra geri dönmesi ikilinin arasındaki aşkın ve tutkunun alevlenmesine neden olmuştur. Geçmişte bırakılan sır, karşılarına çıktığında ikisi de hatalarından ders almaları gerektiğinin farkına varır. Ancak farkına varmak ve uygulamak bambaşka bir sorundur.