Kitap Adı: Gece Yarısı
Tuzağı
Kitabın Orijinal Adı: Veil of Midnight
Yazar Adı: Lara Adrian
Türü: Fantastik
Yayınevi: Epsilon
Yayınevi
Sayfa Sayısı: 358
Çıkış Tarihi: Mart/2013
Puanım: 4,5/5
Kapak
Yazısı: Kurşunlar ve bıçaklarla eğitilmiş bir savaşçı olan
Renatayı, -ölümlü ya da vampir- herhangi bir erkek yenemez. Ancak onun en güçlü
silahı, nadir görülen ve ölümcül olan sıra dışı psişik yeteneğidir. Şimdi
yabancı bir tehlike onun güçlükle kazandığı bağımsızlığını tehdit etmektedir.
Bu altın renkli saçlara sahip vampir, onu hayalinin ötesinde zevkler yaşayacağı
karanlık bir diyara sürükleyecektir.
Adrenalin bağımlısı, dövüş tutkunu Nikolai, kendi adaletini tüm Soylu düşmanlarına uygulamaktadır -ve son avı da acımasız bir suikastçıdır.
Bir kadın onun yoluna çıkar: Baştan çıkarıcı, buz kadar soğuk bir muhafız olan Renata. Fakat Renatanın güçleri, sevdiği birinin yaşamı tehlikeye girdiğinde sınanacak, hatta Nikodan yardım istemesine neden olacaktır. İkisi güçlerini birleştirdiğinde büyük bir açlığın alevleri tutkuyla harlanacak, kan bağının neden olduğu eşsiz zevk onları ya sonsuza kadar lanetleyecek ya da kurtulmalarını sağlayacaktır...
"Lara Adrianın kadın kahramanı çelik kadar sert. Kitap raflarındaki en iyi vampiri serisi!"
Romantic Times BOOK
"Bir sonraki kitapta ne olduğunu öğrenmek için ölüyorum!"
WildOnBooks.com
"İlgi uyandıran gerçekçi karakterlerle iyi yazılmış bir roman… Takipçileri hazır olsun, bu seri gittikçe iyi oluyor!"
FreshFiction.com
Adrenalin bağımlısı, dövüş tutkunu Nikolai, kendi adaletini tüm Soylu düşmanlarına uygulamaktadır -ve son avı da acımasız bir suikastçıdır.
Bir kadın onun yoluna çıkar: Baştan çıkarıcı, buz kadar soğuk bir muhafız olan Renata. Fakat Renatanın güçleri, sevdiği birinin yaşamı tehlikeye girdiğinde sınanacak, hatta Nikodan yardım istemesine neden olacaktır. İkisi güçlerini birleştirdiğinde büyük bir açlığın alevleri tutkuyla harlanacak, kan bağının neden olduğu eşsiz zevk onları ya sonsuza kadar lanetleyecek ya da kurtulmalarını sağlayacaktır...
"Lara Adrianın kadın kahramanı çelik kadar sert. Kitap raflarındaki en iyi vampiri serisi!"
Romantic Times BOOK
"Bir sonraki kitapta ne olduğunu öğrenmek için ölüyorum!"
WildOnBooks.com
"İlgi uyandıran gerçekçi karakterlerle iyi yazılmış bir roman… Takipçileri hazır olsun, bu seri gittikçe iyi oluyor!"
FreshFiction.com
Yorumum: Merakla beklediğim
Gece Yarısı serisinin 5. kitabını sonunda okuyabildim. Süper bir kitaptı! Yazar,
Niko ve Renata’nın aşk hikayesi ile birlikte, savaş hakkındaki son gelişmelere de
yer vermiş.
Hikayede en çok hoşuma
giden taraf Renata’nın vampirlerin varlığından ve kendisinin bir Soy Eşi
olduğundan haberdar olmasıydı. Çünkü birinci, ikinci ve dördüncü kitaptaki
kadın kahramanlarımız kendileri hakkında gerçekleri bilmiyordu ve öğrendikleri
zamanki tepkileri, savaşçıların davranışları genellikle benzer olmuştu. Renata’nın
gerçeklerin farkında olması kitaba başka bir hava vermişti.
İlk nesil vampirler
teker teker öldürülmektedir. Savaşçılarımız, hayatta kalan vampirlere ulaşıp
onları koruma görevi sunmaktadır. Nikolai’nin de görevi Sergei Yakut’u bulmaktır.
Görevinde ilerlerken karşısına güzeller güzeli Soy Eşi Renata çıkar! Renata,
Yakut’un emrinde çalışan ve psişik özelliği vampir tarafından kullanılan biridir.
Olaylar bundan sonra karmakarışık bir hal alır. Diğer taraftan ise Dragos’un
planları devam etmektedir. Hatta planlarını uygulamak için önemli mevkilere
sahip sekiz kişiyi kendisine yandaş olarak almıştır. Dragos’un planlarını kendi
ağzından okumak, okuyucunun kafasındaki bilinmeyen bir çok konunun
aydınlanmasını sağlamaktadır. Bu da kitabın sevdiğim bir başka yanı oldu. Merak
ettiğim bazı şeyleri öğrenmiş oldum.
Hayatı uçlarda yaşayan,
diğer savaşçılar ve eşleriyle aşk hakkında dalga geçen Niko’nun fena halde
Renata’ya tutulduğunu okumak eğlenceliydi. Özellikle aşkını ilan ederken
zorlanması, kelimeleri birbirine karıştırması hoştu.
“Bir
şair olmadığımı biliyorum. Sana söyleyebilecek şairene sözlerim yok. Keşke olabilseydi
ama senin için hislerimin gerçek olduğunu bilmeni istiyorum. Seni seviyorum.”
Kitap Montreal’da geçtiği
için diğer savaşçılara fazla yer verilmemişti. Özellikle Lucan’ın sadece adının
geçmesi hoşuma gitmedi! (Lucan, savaşçılar içindeki favorimdir de).
Kitaptan birkaç alıntı:
Orada
oturmuş Renata’nın saçına bakıyordu. Bakmakla kalmıyor, ona hayranlık
duyuyordu. Bunun iki sebebi olabilirdi ve her iki seçenek de aynı derecede
sinir bozucuydu. Ya Nikolai, bir anda saç ürünlerine ilgi duymaya başlamıştı ve
kuaförlük derslerine kayıt yaptırmalıydı ya da yanındaki kadın söz konusu
olunca başka hiçbir şeyin önemi kalmıyordu.
……………………………………………………………….
“Gözlerine
her bakışımda, kalbim şu iki kelimeyle atıyor: Sonsuza kadar…”
Kitapta Andreas ile
ilgili hiç beklenmedik ve bir o kadar da kötü bir gelişme bizleri bekliyor. Açıkçası
bu gelişmeden sonra Dragos ile olan savaştan çok Andreas’ın durumunu merak
etmekteyim. Serinin devamını araştırınca altıncı kitabın Andreas’ın hikayesi
olduğunu görünce çok mutlu oldum! Ashes of Midnight’i merakla beklemekteyim!
Temposu hiç bitmeyen
müthiş bir kitap sizi bekliyor. Seriye henüz başlamadıysanız mutlaka okuyun!!
Çıkar çıkmaz okuduğum ender serilerden biri. Özellikle fantastik pek okumadığım için ilaç gibi geliyor bu yazar :D Yine harika bir kitaptı. 6. kitabı çok merak ediyorum bende. bir de evlatlık aldıkları kızı ve Hunter'ın hikayelerini (:
YanıtlaSilKesinlikle :))Kitap Andreas açısından merak uyandırıcı bir şekilde bitti ki zaten 6. kitap onun :))
Sil