29 Aralık 2015 Salı

2015 Yılı Favori Kitaplarım *_*



Herkese merhaba!!

Bu senede biterken her sene olduğu gibi 2015’in okuduğum en iyi kitaplarını yazmak istedim. Genele baktığımda bu sene beğendiğim kitaplar az. Aslında diğer senelere göre daha az kitap okudum, belki bunun da etkisi vardır diye düşünüyorum. 2016’dan umutluyum *_*




Telepati – Leonardo Patrignani


Birçok ihtimal ve her ihtimalde farklı hayatlar süren Alex ve Jenny, zaman zaman deja vu yaşamaktadırlar. Bir kapı, bir ev, bir insan, bir çocuk, yürünen yollar sanki ilk değilmiş, defalarca aynı yerler görülmüş gibi gelmektedir. Tüm bu hisler çoklu evren karmaşasından da olabilir, başka bir şeyden de. En iyisi kitabı okumak!

“Her nerede olursak olalım, sen ve ben, Jenny. Birlikteyiz. Geliyorum.”

Ayrıntılı yorum için tık tık!!

Aşk Yağmuru – Jill Shalvis


Brady, kasabaya yeni gelen yakışıklı, çekici, tüm kadınların dikkatini üzerine çeken bir adamdır. Küçükken yaşadıklarından dolayı asla bir yere yerleşmemektedir. Elinde çantası görevi neresiyse oraya giden bir pilottur. Lilah’ın yaşadığı kasabaya da bir iş için çok kısa süreliğine gelmiştir. 

“Ne yapıyorsun?”
“Seni gideceğin yere götürüyorum.” Ördeğe çevirdi bakışlarını, “Sen,” dedi. “Uslu dur.”
“Vak.”
Lilah, ördeğe baktı. “Onu duydun, uslu dur.”

Lilah her şeyi bilerek Brady’e doğru bir adım atar ancak bu adım her ikisinin de hayatını değiştirecektir. Çünkü genç kadın, Brady’nin tanıdığı tüm kadınlardan farklı bir yapıya sahiptir. Senelerdir onun kadınlara yaptığını Lilah ona yapmaktadır. :p

Ayrıntılı yorum için tık tık!!

Tersyüz – Amy Harmon


Güzel ve Çirkin masalı beklerken, değişik bir kurgunun içinde buldum kendimi. Amy Harmon, bilindik bir konuyu masalsı yönü ile değil de duygular üzerinden ele almıştı. Okurken her bir duygu vurdu bana.

“Seni istemeyen birine ait olabilir misin? Fern bunun mümkün olduğuna karar vermişti, çünkü kalbi ona aitti ve o istese de istemese de fark edecek gibi görünmüyordu.”

Ayrıntılı yorum için tık tık!!

Kızıl Tepe – Jamie Mcguire


Okumaya başladığımda, kendimi bir dizi ya da film izliyormuş gibi hissettim. Kitabın sizi sıkmayan, akıcı bir anlatımı var. Sürekli bir sonraki sayfada neler olacağını merak ediyorsunuz. 

“Bunun gibi bir salgına hazırlanmak imkansızdı, on yıllar boyunca gerçekleşme ihtimali üstüne konuşmamıza ve eğlence sektörü tarafından yüzlerce farklı hayatta kalma yöntemiyle tanıştırılmış olmamıza rağmen… Yiyecek, silah, ilaç stoklamak. Ama bir ısırıldığında bunların hiçbir önemi kalmıyordu ya da seni yiyip bitirdiklerinde.”

Scarlet; kocasından boşanmış, iki kızını tek başına büyütmeye çalışan bir hastane çalışanıdır. 

“Sandalyeme yeniden yerleşip korkumu unutmaya çalıştım. Bir zombi filmi izlemek bir şeydir, pencerenin dışında seni yemek için bekleşen zombileri izlemek ise bambaşka bir şeydi. Filmlerde bunlardan bahsetmiyorlardı. Yani… belki bahsediyorlardı ama her anın ne kadar da korkutucu olduğunu hissettirmeyi tam anlamıyla başaramıyorlardı. Ertesi günü ya da bundan sonra hayatımızın her gününü hayatta kalmak için mücadele ederek geçireceğimizi aklımıza getirmemeye çalışıyorduk.”

Ayrıntılı yorum için tık tık!!

Senin Yerinde Olsaydım – Lisa Renee Jones


Sara kendi halinde bir öğretmendir. Bir gün eline bir şekilde Rebecca adında bir kadının günlüğü geçer. Günlükteki yazılanlar Sara’yı son derece etkiler. Rebecca aslında fazlaca cesur bir hayat yaşamaktadır. Erotik olan günlüğü okuyan Sara, kadının başına bir şey geldiğini ve onu bulması gerektiğini düşünerek Rebecca’nın peşine düşer. 

“Bana hissettirdiğin bu delilik, uzun zamandır hissettiğim en iyi şey…”

Çıktığı bu yol onu iki adamla karşılaştırır. Biri sanat galerisi sahibi, buyurgan, otoriter Mark Compton, diğeri ise salaş, kendinden emin ressam Chris Merit. Bundan sonrası Sara için dönülmez bir yoldur. Hem kendini keşfedecek hem de bu yeni yaşamında Rebecca’yı bulmaya çalışacaktır. 

Ayrıntılı yorum için tık tık!!
Silber – Kerstin Gier


Kerstin Gier ile tanışmamız muhteşem serisi Aşk Tüm Zamanların İçinden Geçer ile oldu. Şimdi sırada yepyeni ve bir o kadar da güzel olan başka serisinde! Yazarımız yine hayal gücünü bol bol çalıştırmış ve ana teması “rüyalar” olan bir seri sunmuş.

“Biraz önce Grayson’ın rüyasında olduğumuza göre şu anda kimin rüyasındayız?”
“İlginç soru. Sadece iki olasılık var: Bu, ya benim rüyam ve şu an rüyamda seni görüyorum. Ya da…”

Liv, anne ve babası ayrı bir çocuktur ve annesinin işi sebebiyle birçok ülkede yaşamıştır. Şimdi annesi aşık olunca yeni bir aile de beraberinde gelmiştir. Annesinin erkek arkadaşının oğlu olan Grayson ve arkadaşlarında değişik bir şeyler vardır.  Ne olursa olsun Liv bunu çözecektir.

Ayrıntılı yorum için tık tık!!


Amnezi – Jennifer Rush


“Aklına gelen  bir şey oldu mu?” diye sordum. “Ev tanıdık geliyor mu?”
“Neyin gerçek, neyin sadece bir dejavu hissi olduğunu ayırt etmekte zorlanıyorum.”

Konu itibariyle değişik bir kitap. Genetiği değiştirilmiş çocuklar bir çiftlik evinde kapalı tutularak bakılıyorlar. Çeşitli testlere tabi tutulup, performanslarının arttırılması sağlanıyor. Ama ne çocuklar ne Anna ne de biz onların neden orda tutulduğunu bilmiyoruz. 

Ayrıntılı yorum için tık tık!!
Gölgeler – Paula Weston


Kitabın fantastik kısmını bir kenara bırakırsam kesinlikle eğlenceli, kafa dağıtıcı ve çerez bir kitaptı. Fantastik yanı ise son derece doldurulmuştu ve hafif değildi. 

“Aklını başına topla; burası güvenli değil. Pantolonunu da düzelt. Burası güvenli değil.”
Üstümü düzeltirken Rafa bana mahremiyet tanımıyor. “Peki, ne yani, barmenden mi hoşlanıyorsun?” Ses tonu aksi.
“Simon iyi bir çocuk.”
Rafa eğilip yaklaşıyor, “Benim gibi öpüyor mu?”
“Hayır. Dediğim gibi, iyi çocuk.”

Gaby, trafik kazasında ikiz kardeşi Jude’u kaybedince ailesi ile iletişimini keserek başka bir yere taşınmıştır. Kardeşini çok özlüyor, kabuslar görüyor ve acısını içinde yaşıyordur. Bir gün karşısına Rafa çıkar. Rafa, kabuslarında gördüğü ve ismini Matt olarak verdiği kişidir. Bu yakışıklı genç aynı zamanda da Jude’un en yakın arkadaşıdır. Gaby’e hatırlamadığı bir hayatı olduğunu anlatır ve onu hiç bilmediği melekler, şeytanlar, iblis ve zebanilerin olduğu bir dünyanın içine çeker!

Ayrıntılı yorum için tık tık!!

Beni Öptüğün Gece – Julia Quinn


Yazarın Türkçe’ye çevrilmiş tüm kitaplarını okuyan biri olarak kurgusal bakımdan en iyi kitaplarından biri olduğunu söyleyebilirim. Özellikle de erkek ve kadın karakterlerin davranışlarının eski yaşamlarına göre yazılması sizde hep ama haklı düşüncesinin oluşmasını sağlıyor. 

Ama bu farklıydı. Daniel bir kadın istemiyordu. Onu istiyordu. Ve eğer bu öğleden sonrayı sadece onun yanında olmak için tuhaf, kederli ve yanmış olarak geçirmesi gerekecekse de buna değeceğini düşünüyordu.

Ayrıntılı yorum için tık tık!!

Karanlıkta – Laura Kaye


Makenna James’in günü çok kötü geçiyordu ve tek istediği evine bir an önce varmaktı. Sabahtan beri aksilikler peşini bırakmamıştı. Caden Grayson ile aynı asansöre binerler ve bam! Elektrikler gitmiş, asansörde ikilimiz yalnız kalmıştı. 

“Şirketteki tek kadın benim.”
“Ne iş yapıyorsun?”
“Acaba yirmi soru yarışmasında mıyız?”

Caden’in kapalı alanlarda kalma korkusu vardı. Bunu anlayan Makenna ile aralarında bir soru cevap oyununa başlarlar. Birbirlerini tanımaya sözsel olarak başlayan ikilimiz bir süre sonra fiziksel temasa geçerler. Karanlık bir asansör, dört saat, bir kadın ve bir erkek…

Ayrıntılı yorum için tık tık!!

Meleklerin Kanı – Nalini Singh


Meleklerin Kanı, vampir avcısı Elena ve başmelek Raphael’in çevresinde dönen olayları anlatan bir kitap. Özgün olan olayların olduğu kadar genelde fantastik kitaplarda rastladığımız şeylerde vardı. Özellikle Elena karakterini Anita’ya çok benzettim ama Anita fanı olarak bu beni rahatsız etmedi aksine sevdim.

Elena homurdandı. “İnan bana melek çocuk, gittiğin her yerde bütün kadınların aklını başından alırsın.”
“Çoğu kadın bende güzelliği gölgeleyen zalimliği görüyor.”

Ayrıntılı yorum için tık tık!!
Ada – Lynee Matson


Charley, bir gün marketin kapısındayken bir sıcak hava dalgası onu çarpar ve kendini bir adada bulur. Thad de öyle mekân farklı, etki ve hissettikleri aynıdır. Natalie, Reves, Talla… On üç – on dokuz yaş aralığındaki bu çocuklar bir anda kendilerini Nil Adası’nda bulurlar. Adadan bir yıl içinde ya çıkmanın yolunu bulacaklardır ya da öleceklerdir.

Dünya üzerindeydim ama dünyanın neresindeydim, hiçbir fikrim yoktu. Ya da hangi zamandaydım.
Yapayalnızdım.

Charley’e sıcak dalga vurup da Nil’de uyanınca bir an kendini kaybeder, nerede olduğunu bilemez. Tek yapacağı şey hayatta kalmaya çalışmaktır. Bu sırada da orada yaşamakta olan adanın diğer sakinleri ile karşılaşır.

Ayrıntılı yorum için tık tık!!

Not 1: Blogumda yorumladığım tüm kitapların listesine buradan ulaşabilirsiniz. 

Not 2: Bu yazıyı “kitaptutkum.blogspot.com” dışında herhangi bir blog/forum/internet sitesinde okuyorsanız, şahsımın bilgisi dışında ÇALINMIŞ DEMEKTİR!!

Herkese bol kitaplı günler!!

3 yorum:

  1. Güzel bir yazı olmuş. Özellikle Ada kitabını merak ettim. Daha önce bir kaç defa da dikkatimi çekmişti. Yazılarınızın devamını merakla beklerim.
    Bu da benim blogun http://kitapokurum.blogspot.com.tr/

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Teşekkür ederim :) Ada kitabını ben çok beğendim, tavsiyemdir :) Blogunuza uğrayacağım.

      Sil
  2. Şöyle bir yarışma var ilginizi çeker diye düşünüyorum. Keyifli okumalar.

    http://zbam.org/kitap-hediyeli-yarisma/

    YanıtlaSil

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...