Kitap
Adı: Şeytan Diyor ki
Kitabın
Orijinal Adı: My Wicked Marquess
Yazar
Adı: Gaelen Foley
Türü: Historical Romance
Yayınevi: Epsilon Yayınevi
Sayfa
Sayısı: 478
Çıkış
Tarihi: Ağustos/2012
Puanım: 9/10
Arka Kapak Yazısı: Ailesinin kaybolan itibarını geri kazanmak isteyen
Rotherstone Markisi, hayatının en zor göreviyle karşı karşıya kalır: mükemmel
gelini bulmak...
Londranın aristokrat çevreleri için, Cehennem Kulübü, iyi yetişmiş hiçbir genç hanımefendinin hoş bakmayacağı erkeklerin oluşturduğu rezil bir topluluktur. Fakat bu adamlar düşünülebilecek her türlü ahlaksızlığın peşine düşmekle nam salmış olsalar da, aslında kralı ve ülkelerini korumak için her şeyi yapabilecek güçlü birer savaşçıdırlar.
Rotherstone Markisi, ailesinin itibarını geri kazanma zamanının geldiğine karar vermiştir. Ancak bir Cehennem Kulübü üyesi olarak, kendini sosyetenin gözünde temize çıkarmak için tek bir yolu olduğunun bilincindedir: kusursuz bir güzelliği, saygın bir ailesi ve hepsinden önemlisi lekesiz bir ismi olan uygun bir hanımefendiyle evlenmek.
Yani Daphne Starling gibi olmayan bir hanımefendiyle. Evet, Bayan Starling baştan çıkarıcı bir güzelliğe sahiptir, ama reddettiği bir talibi itibarını neredeyse iki paralık etmiştir. Yine de, Rotherstone Markisi Max, bu güzel kızın cazibesine ve Londranın dedikoducu tiplerini haksız çıkarmanın çekiciliğine karşı koyamaz. Daphneyi evliliğe ikna etmek.. ve hovarda bir markinin bile mükemmel bir koca olabileceğini göstermek için her şeyi yapmaya kararlıdır.
"Foley’ın bu harika aşk hikâyesi Amanda Quick ve Stephanie Laurens hayranlarının çok hoşuna gidecek."
Booklist
Londranın aristokrat çevreleri için, Cehennem Kulübü, iyi yetişmiş hiçbir genç hanımefendinin hoş bakmayacağı erkeklerin oluşturduğu rezil bir topluluktur. Fakat bu adamlar düşünülebilecek her türlü ahlaksızlığın peşine düşmekle nam salmış olsalar da, aslında kralı ve ülkelerini korumak için her şeyi yapabilecek güçlü birer savaşçıdırlar.
Rotherstone Markisi, ailesinin itibarını geri kazanma zamanının geldiğine karar vermiştir. Ancak bir Cehennem Kulübü üyesi olarak, kendini sosyetenin gözünde temize çıkarmak için tek bir yolu olduğunun bilincindedir: kusursuz bir güzelliği, saygın bir ailesi ve hepsinden önemlisi lekesiz bir ismi olan uygun bir hanımefendiyle evlenmek.
Yani Daphne Starling gibi olmayan bir hanımefendiyle. Evet, Bayan Starling baştan çıkarıcı bir güzelliğe sahiptir, ama reddettiği bir talibi itibarını neredeyse iki paralık etmiştir. Yine de, Rotherstone Markisi Max, bu güzel kızın cazibesine ve Londranın dedikoducu tiplerini haksız çıkarmanın çekiciliğine karşı koyamaz. Daphneyi evliliğe ikna etmek.. ve hovarda bir markinin bile mükemmel bir koca olabileceğini göstermek için her şeyi yapmaya kararlıdır.
"Foley’ın bu harika aşk hikâyesi Amanda Quick ve Stephanie Laurens hayranlarının çok hoşuna gidecek."
Booklist
Yorumum: Şeytan
Diyor ki , Gaelen Foley’in, Inferno Club serisinin ilk kitabıdır. Kitabı
beğendim ve yayınevi seriye devam ederse ben de okuyacağım. Ancak Sabrina
Jeffries’in Sır Gibi Sakladım romanı ile çok
benzerlikler vardı. İlk önce konudan bahsedeceğim, daha sonra da bu benzer
yerlerden.
Not: Yorumuma başlarken bu kadar
spoiler vereceğim aklıma gelmemişti ki ben genelde bu konulara dikkat ederek
yazarım. Yalnız bu kez bol bol spoiler vermişim gibi geldi. Bilgilerinize.
Rotherstone Markisi Max, artık evlenmesi
gerektiğine karar verir ve avukatına sosyetede istediği özelliklere uygun
bayanlar araması için talimat verir. Avukat, Marki’ye 5 genç bayanın ismini ve
özelliklerinin olduğu bir dosya sunar. Beşinci aday Daphne Sarling’dir ve
Avukat, Max’i bu kızdan uzak durması konusunda uyarır. Max ise bu dillere
destan güzelliği görmek için genç kızın peşine takılır. Burada Marki’yi
kesinlikle yanlış anlamayın! Amacı güzeller güzeli Daphne’yi dünya gözüyle
görmektir, evlenmek için diğer adaylarda şansını deneyecektir. İlk
karşılaşmaları pek hoş değildir. Bu kısmı ayrıntılı yazmayacağım, spoiler
olmasın. Zaten Marki’de Daphne’sini tam anlamıyla görememiştir. Ertesi gün,
kızın bir baloya katılacağını duyunca hemen o da baloya katılmak ister. Dedim
ya amaç sadece kızı görmektir diye. Max kızı ilk gördüğünde bu fikrinden
tamamen vazgeçer ve aklından şu cümleler geçer:
Max,
o an yüreğinin derinliklerinden gelen bir kesinlikle, Oliver’in gelin
listesindeki diğer isimlerin artık hiçbir şey ifade etmediğini anladı. Aradığını
bulduğunu biliyordu. Ve kızın gözlerine bakarken, zihnini, bedenini ve ruhunu
tek bir düşünce yakıyordu; kıza sessizce fısıldadı: Sen benimsin.
Genç
kızda, Marki’den gözlerini alamamıştı. Ona karşı bir şeyler hissediyor ama bu
onu korkutuyordu. Olaylar bu şekilde başlamıştır. Karşılıklı tutku ve
etkileşimler olsa bile kızımız ben evlenmem de evlenmem diye tutturmaktadır.
Marki’nin onun peşini bırakacağı elbette ki yoktur. Zavallı Max’i kızı ikna
etmek için diller dökerken çok okuyacaksınız. Neyse bir yerden sonra inatçı
kızımız inadından vazgeçer de Max istediğini elde etmiş olur. Daphne sonradan
yaptıklarından o kadar pişman olur ki bir konuşmalarında ağzından şu cümleler
çıkar:
“Seninle bu konuda kavga ettiğime
inanamıyorum. İstediğin kadar, “Söylemiştim,” deme hakkın var. Sen hiç şüphe
etmedin. Bunu anlamam uzun sürdü ama artık senin için yaratıldığımı biliyorum.
Haklıydın. Bin kere söyleyebilirim, sen başından beri haklıydın. Ben yanlış
düşünmüşüm.”
Bütün
bunlar olurken bir de Max’in Daphne’den sakladığı başka bir yaşamı vardır:
Ülkesi için ajanlık yapmaktadır ve gizli bir teşkilata üyedir. Daphne’ye açık
olacağına karşı söz veren Marki, görevi ve karısı arasında kalmıştır. Görevini
anlatsa kardeşim dediği diğer ajanlara ihanet edecektir, karısına anlatmaması
durumunda ise ona görev için bir yerlere gitmesi gerektiğinde yalan
söyleyecektir.
Seri Sıralaması
1. Şeytan Diyor ki (My Wicked Marquess),
Max St. Albans ve Daphne
2. Davetsiz Misafir (My Dangerous Duke),
Rohan ve Kate
3. My
Irresistible Earl, Jordan ve Mara
4. My
Ruthless Prince, Westwood ve Emily
5. My
Scandalous Viscount, Sebastian ve Carissa
6. My
Notorious Gentleman, Trevor ve Grace
7. The
Secrets of a Scoundrel, Nick ve Virginia
Şimdi
gelelim Sır Gibi Sakladım kitabı ile benzerliklerine. Birincisi Marki’nin
kızımızın peşinde bu kadar çok koşması ve evliliğe ikna etmek için elinden
geleni yapması. İkincisi ise ajan olması. Zaten kitabı bu iki önemli konu
oluşturuyor ve olaylar bu çevrede dönüyor. Aynı şekilde Sır Gibi Sakladım’da da
erkek karakter olan Giles Masters ajandı ve Minerva’nın peşinde çok koşmuştu.
Ben iki kitabı çok benzettim. Olayların ilerleyişi bazı yönlerden farkli olsa
da ana tema bakımından aynıydı. İlk okuduğumdan mıdır bilinmez ama benim
favorim Masters çifti!
Alıntılar:
“Neden o hanımefendiyi izliyorsun?”
“Çünkü onunla evlenmeyi düşünüyorum.”
…………………………………………………………………………………………..
“Bayan Starling, ben varken hiçbir
erkeğin sizi küçük düşürmesine izin veremem.”
…………………………………………………………………………………………..
“Ama sevgili Bayan Starling, sizi
henüz dansa kaldırmadım ki.”
“Ama kaldıracaktınız, değil mi?”
“Belki.”
“Ehh! Beni kurtarmanızın ödülü olarak
sizinle dans etmeyi planlamıştım ama şimdi o kadar emin değilim.”
“Sevgili küçük hanım, eğer bunu ödül
için yapsaydım, emin olun danstan daha fazlasını isterdim.”
…………………………………………………………………………………………..
“Sen gerçekten de delisin!”
“Sadece sizin için için deliriyorum,
Bayan Starling. Sadece sizin için.”
…………………………………………………………………………………………..
Tanrım, diye düşündü Max korkunç bir
çaresizlikle, onu kazanmalıyım. Bana evet demeli.
…………………………………………………………………………………………..
“Eğer seni tanımazsam, sana nasıl
güvenebilirim ve eğer benimle konuşmazsan, seni nasıl tanıyabilirim?”
…………………………………………………………………………………………..
“Seni her zaman koruyacağım Daphne.
Sana bir şey olmasını asla izin vermem.”
Herkese
keyifli okumalar!!
Ben bu kitabı okumayı çok istiyordum ama çok kötü yorumlar okudum canım, sen de bol spoiler'lı yazdım deyince okumaya cesaret edemedim. Sonuç olarak spoilersız sorarsam, önerir misin? :)
YanıtlaSilAslında iyi ki yorumumu okumamaışsın çünkü bayağı bir spoiler vermişim canım :)) Ben kitabı beğendim ve sana tavsiye ederim. Sır Gibi Sakladım'ı okudun mu? Konuları benzer çünkü. Adam ajan ve kızın peşinde bayağı bir koşuyor. Kızımız çok inatçı, ama adamın da kızı rahat bırakacağı yok! :D
Sil