Kitap
Adı: Gabriel’in
Cehennemi
Kitabın
Orijinal Adı: Gabriel’s
Inferno
Yazar
Adı: Sylvain Reynard
Türü: Günümüz Aşk
Yayınevi: Optimum Kitap
Sayfa
Sayısı: 650
Çıkış
Tarihi: 2012
Puanım: 10/10
Kapak Yazısı: Uluslararası en çok
satan yazarlardan biri olan Sylvain Reynardtan, bir adamın bağışlanmasının ve
kadının cinsel uyanışının unutulmaz öyküs...
Hayli muammalı ve son derece seksi bir adam olan Profesör Emerson, gündüzleri saygın bir Dante uzmanı olarak yaşamını sürdürür, ama gecelerini hiç çekingenlik içermeyen bir cinsel zevke ayırır. Ün salmış yakışıklılığını ve üst düzey cazibesini kullanarak her hevesini tatmin etmeyi başarır, ama için için de karanlık geçmişinden ötürü acı çekmekte, tüm bağışlanma umutlarını yitirmiş olduğuna derinden derine inanmaktadır.
Masum güzel Julia Mitchell, sınıfına lisansüstü öğrencisi olarak yazılınca, cazibesi ve Juliayla olan esrarengiz bağlantısı yüzünden Profesörün hem kariyeri tehlikeye girecek, hem de hayatında geçmişiyle bugününü karşı karşıya getiren bir olaylar dizisi başlamış olacaktır.
Gabrielin Cehennemi, yasak aşk, baştan çıkarma ve ruhsal bağışlanma gibi alanları yoklayan ilginç, sürükleyici, vahşicesine ihtiras dolu bir yolculukta, bir erkeğin kendi kişisel cehenneminden kurtulup imkânsız sandığı şeye, bağışlanmaya ve mutluluğa ulaşmasının öyküsüdür.
"Sen sadece şanssızlıkları üzerine çekiyorsun, Bayan Mitchell, bense günahların mıknatısıyım."
"Grinin Elli Tonunun yazarı rekabete hazırlan! Sylvain Reynard sahneyi sana bırakacakmış gibi görünmüyor."
Books and Reviewstan Jessica Durham
"E.L Jamesin Grinin Elli Tonu romanını bitiren kadınlar, üzülmeyin. Daha fazla zevk alacağınız bir eseri elinizde tutmaktasınız. Bu roman içerdiği aşk ve romantizm bakımından Grinin Elli Tonuna en büyük rakip."
Kirsten Acuna
Yorumum: Gabriel’in
Cehennemi çok beğenerek okuduğum bir kitap oldu benim için. Aslında Grinin Elli
Tonu ile benzetilmesi nedeniyle okumayı pek düşünmüyordum. Çünkü ben o
seriyi beğenmeyenlerdenim. Kitap hakkındaki yorumlara bakınca hem olumlu
eleştiriler hem de Grinin Elli Tonu ile alakası olmadığını görünce okumaya
karar verdim. Kitap bittiğinde iyi ki okumuşum dedim! Grinin Elli Tonu nerde bu
kitap nerde? Nasıl böyle bir karşılaştırma yapılmış dahası kitabın kapağına
bile yazılmış hayret ettim doğrusu. Neyse efendim konumuz Gabriel’in Cehennemi.
Gabriel’in
Julia’ya karşı duyduğu aşk, özlem ve ihtiyacını yazar çok güzel anlatmış.
Okurken kendinizi kitabın büyüsüne kaptırıyorsunuz ve anlatılan tüm duyguları
hissedebiliyorsunuz. Yazar olayları üçüncü kişi gibi aktarmış, böylece her iki
tarafında düşüncelerini ve duygularını anlayabiliyorsunuz. Julia’nın hislerini
okurken Gabriel’e söylendim, adamı daha çok süründür dedim. Ama ne var ki
Gabriel’in aşk acısını okurken de Julia’ya kızdım, yazık adama, git sarıl da
aradaki buzlar erisin dedim. Bu bakımdan hem yazarın yazım tarzını hem de
yayınevinin çevirisini çok beğendim.
Julia
senelerce Gabriel’i beklemiştir, aradan 6 yıl geçtikten sonra Gabriel onun
öğretmeni olmuştur ama genç kızı tanımamıştır! Hatırlayana kadar da kıza
yapmadığını bırakmadı. Evini beğenmedi, fakirliğinden yakındı, her fırsatta
kızı aşağıladı. Sonra kıza kendi kefaretimi ödüyorum diyerek hediyeler vermeye
kalktı! Ne zaman ki 6 sene önce elmalıktaki kızın Julia olduğunu anladı o zaman
tamamen değişti. Her kadının olmasını istediği bir erkeğe düşündü. Bir de
kitapta Paul var. Julia’nın üniversiteden arkadaşı ve Gabriel, bu adam
dolayısıyla sürekli kıskançlık krizlerinde. Buraları okumak güzeldi. Gabriel
kıskançlık duygusu ile hayatında ilk kez karşılaşıyor, ne yapacağını bilemiyor
ve Julia’yı bazen kırıyor bu nedenle.
Kitabı
çok beğenmeme ve favorim olmasına karşın ikinci kitabı yakın bir zamanda
okumayı düşünmüyorum. Seri kitapları çok severim. Ama aynı karakterlerin ana
karakter olarak devam hikayelerini okumayı pek sevmiyorum. 650 sayfalık çok
güzel bir aşk kitabı okudum. Julia ve Gabriel’in ilişkileri fazlasıyla inişli
çıkışlı olsa da mutlu sonu da okudum. Benim için yetti. Zaten ikinci kitabın
tanıtım yazısını beğenmedim. Bu kadar zor kazanılan bir sevgiden sonra ayrılık?
Kitabı da okumadığım için bilemiyorum ama o ayrılık sayfalarını okumak
istemiyorum. Bu kitapta iki karakterde çok acı çekti, üzüldü tam da mutluluğu
yakalamışken aynı şeyleri tekrardan yaşamaları? Yazar illa bunu bir seriye
dönüştürecekse Rachael, Scott ya da babaları Richard’ın hikayesini yazabilirdi.
Mutlu sonla biten bir kitaba neden bu şekilde devam edilir hiç bilmiyorum.
Yazar şu an 3. kitabı yazıyormuş. Büyük ihtimal çiftimiz evlenir, çocukları
olur, başta Gabriel karşı çıkar falan filan.
Neyse
ilerde kitabı okuyabilirim ondan daha çok eleştiri yapmayayım. Bu kez
alıntılara yer veremiyorum. Okurken alıntı yapacağım yerlerin sayfa
numaralarını bir kağıda yazarım. Maalesef ki bu kitap için yazdığım kağıdı
kaybettim. Bulduğumda ekleme yaparım.
Herkese
keyifli okumalar!!
Okumuşsuuun :) Ben de severek okumuştum. 2. kitabı da aldım, ayrılık olduğunu bilmiyordum ama yaa :( Böyle arafta kalcak bir yanda üniversite, bir yanda Julia sanıyordum. Üzdün beni :(
YanıtlaSilBen de yorumlarda okudum üzüldüm :( ondan 2. kitabı şimdilik okumama kararı aldım. Sen beğenicek misin merak ediyorum. Tühh :/
SilFinali bitirmek üzereyim nihayet, ardından Özgürlüğün Elli Tonunu okuyup serilere veda edeceğim :) Sanırım Listemde 2-3. sırada falan, yazarım eğer yıkılmazsam :(
Sil:) Serileri bitirmek güzel oluyor. Belki senin yorumundan sonra fikrimi değiştirebilirim canım :)
SilSon kitap alışverişimde fark ettim ki hep serilerin son kitapları almışım, biraz güzel biraz da hüzünlü ayrılmak... Bakalım umarım benim de fikrim değişir okuyunca...
Silİnsan seri kitaplara o kadar çok alışıyor ki bitince mutlulukla hüzün karışımı birşey hissediyorr :)
SilSen oku bakalım yorumunu bekliyorum :)
Selam canım :) Seni liebster Book Blog Awards ödüllerine aday gösterdim. Nedir ne değildir sayfamda okuyabilirsin mçok uzun çünkü :) Sevgiler
YanıtlaSilMerak ettim neymiş bu liebster Book Blog Awards ödülleri ve hemen bloguna uğruyorum :) Teşekkür ederim canım :)
YanıtlaSil