Cin Ali serisinden
sonra okuduğum ilk hikayeler La Fontaine Masalları’ydı. Çocuk aklım ve o
zamanlar ki hayalgücümle çok sevmiş, defalarca okumuştum. Elimde bir tane tüm
La Fontaine Masalları’nın olduğu bir kitap olması lazım ama ne yazık ki bulamadım. -_-
Birçok masalı vardır La
Fontaine’nin ama içlerinden ben en çok Karga ile Tilki’nin hikayesini severim.
Bay karga konmuş
bir dala, koca bir peynir ağzında. Tilki kokuyu almış gelmiş, bilirsiniz kurnaz
olur tilkiler, kargayı nasıl tuzağa düşüreceğinin hesabını yapıvermiş.
-Günaydın sayın karga, bu ne güzellik demiş; Bu ne güzellik böyle , inanın bakmaya doyamıyorum size. Şu pırıl pırıl tüylerinize, renginize. Ne yalan söyleyeyim, bu ormanda bir güzel daha yoktur üstünüze.
Kara karga havalara girmiş, bir görseniz. Ne yapacağını şaşırmış sanki, sağa sola kıvırmış boynunu, poz vermiş fotoğraf çektirir gibi… Tilki onun havalara girdiğini görünce, daha bir coşmuş sanki. Sıradaki palavralarını söylemeye başlamış.
-Günaydın sayın karga, bu ne güzellik demiş; Bu ne güzellik böyle , inanın bakmaya doyamıyorum size. Şu pırıl pırıl tüylerinize, renginize. Ne yalan söyleyeyim, bu ormanda bir güzel daha yoktur üstünüze.
Kara karga havalara girmiş, bir görseniz. Ne yapacağını şaşırmış sanki, sağa sola kıvırmış boynunu, poz vermiş fotoğraf çektirir gibi… Tilki onun havalara girdiğini görünce, daha bir coşmuş sanki. Sıradaki palavralarını söylemeye başlamış.
-
Bunca güzelliğe, sesiniz nasıldır acaba diye merak ediyor insan. Acaba sesinizi
duyabilir miyim sayın karga ?
Şuna bir gak diyeyim de ses görsün demiş; gak der demez peyniri ağzından düşürüvermiş. Tilki kapmış peyniri, yer dururmuş bir köşede, kara karga gözyaşı dökmüş peyniri için. Tilki giderken dönmüş kara kargaya son sözünü söylemiş o anda.
-Karga bayım, demiş kargaya; şu sözümü hiç unutma, kaptırdığın peynire değer: Her dalkavuk çıkarı için över,yüzüne güler, peynirini yer. Karganın aklı başına gelmiş ya iş işten geçtikten sonra.
Şuna bir gak diyeyim de ses görsün demiş; gak der demez peyniri ağzından düşürüvermiş. Tilki kapmış peyniri, yer dururmuş bir köşede, kara karga gözyaşı dökmüş peyniri için. Tilki giderken dönmüş kara kargaya son sözünü söylemiş o anda.
-Karga bayım, demiş kargaya; şu sözümü hiç unutma, kaptırdığın peynire değer: Her dalkavuk çıkarı için över,yüzüne güler, peynirini yer. Karganın aklı başına gelmiş ya iş işten geçtikten sonra.
Türkçe ders
kitabında bu masalı işlediğimizi çok iyi hatırlıyorum. Hatta resimler bile
aklımda.
Neyse efendim
uzun lafın kısası, masaldan dersimizi alıp çevremizdeki insanların her dediğine
inanmayalım. Sonra bir bakmışız ki bir karga ile tilki masalını yaşamışız.
Herkese bol
kitaplı günler!!
Ana fikir, her dost gözükene inanmamak...
YanıtlaSilAlkışlıyorum ikiz.
Sil